Felsefe hakkında her şey…

Bir Toplumsal Kurum Olarak Siyaset

21.11.2019
2.657

Siyaset Arapça kökenli bir sözcüktür. Devlet işlerini düzenleme, yürütme sanatı anlamına gelmektedir. Eski Yunan filozoflarından Aristoteles siyaseti yurttaşların, toplumu ilgilendiren işlerle ilgili olarak yaptıkları faaliyetler olarak tanımlamıştır. Günümüzde siyaset; devlet, ülke ve insan yönetimi diye tanımlanabilir. Siyasal kuramları ve bu kuramların uygulamalarını inceleyen bilim dalına siyaset bilimi denir. Sosyoloji alanında siyaset temel sosyal kurumlardan biridir. Siyaset kurumu; devlet, iktidar, parlamento,siyasal partiler vb. alt kurumlarıyla siyaset bilimi alanında ele alınır. Bu bilim dalı, siyasal kurumların kuruluşu, işleyişi, gelişimi, amaçları ve bunlar arasındaki ilişkileri konu edinir.

Siyasette çatışma ve uzlaşma yan yanadır. Bir tarafta çatışan fikirler, farklı istekler, birbirine zıt çıkarlar galip gelmek için kıyasıya yarışır. Diğer tarafta insanlar ortak kurallar etrafında barış içinde yaşamaya, iş birliği yapmaya ve uzlaşmaya çaba harcar. Bu yüzden siyaset, çatışmaların çözüme kavuşturulma süreci olarak tarif edilebilir.

İnsanlar, yaratılışları, sosyoekonomik durumları gereği değişik düşüncelere ve farklı çıkarlara sahiptir. İşte insanlar, insanların oluşturdukları örgütler ve toplumlar arasındaki bu ve buna benzer farklılıklardan doğan çıkar çatışmaları siyasetin temelini oluşturur. Siyasetin en temel işlevi, daha önce de belirtildiği gibi, yönetim işlerinin yürütülmesi ve kamu düzeninin sağlanmasıdır. Klan veya kabileden, günümüz ulus – devletlerine kadar bu işlevi tüm toplumlarda görürüz. Toplumlar, hacim ve ilişkilerdeki yoğunluk bakımından genişledikçe devletler de yapı ve işlevleri itibariyle büyümekte; kurumlar uzmanlaşmakta ve farklılaşmaktadır. Buna bağlı olarak yönetim faaliyetlerini yürüten kamu kurumları da yapısal görünüm ve işleyiş bakımından daha karmaşık ve teknik hâle gelmektedir.

Siyaset kurumu ve onun alt kuruluşları günlük yaşantımızın ayrılmaz bir parçasını oluşturur. Bu toplumsal kurum, diğer toplumsal kurumların hepsini etkilediği gibi onlardan da etkilenip şekillenerek toplumsal sistemi oluşturur. Siyaset, toplumdan ayrılabilecek bir alan olmadığı gibi toplumun ve kültürün birçok unsurundan meydana gelmiş bir bütündür. Siyaset de toplum içerisinde yer alan hem onu etkileyen hem de ondan etkilenen bir kurumdur.

Günümüzde demokrasi, pek çok ülkenin siyasi rejimi olarak ifade edilmektedir. Demokrasi her ülkenin tarihine, ekonomik yapısına, toplumsal ve kültürel koşullarına, jeopolitik konumuna, siyasal birikimine göre şekillendirmektedir. bu nedenle günümüzde tüm ülkeler için geçerli demokrasi modelinden söz etmek mümkün değildir.

Devlet, en üst siyasi örgütlenmedir. Çağdaş toplumlardaki en büyük örgütlenme devlettir. Fakat devlet bir kurum olarak soyut bir kavramdır. Devlet adına devlet işlerini yürüten hükûmet; siyasal iktidarı, denetimi, otoriteyi kullanan somut bir varlıktır. Ayrıca devleti; bayrak, cumhurbaşkanlığı, yasama, yürütme, yargı organları, iç ve dış güvenliği sağlamakla görevli olan kolluk güçleri ve silahlı kuvvetler somut hale getirir.

Her devletin savunma, güvenlik, vergi toplama ve adaletin sağlanması vb. temel görevleri vardır. Hukukun üstünlüğü ve insan hakları ilkelerine dayanan günümüzün sosyal devlet anlayışında, “birey” temel alınmakta, ekonomik ve sosyal haklar önem kazanmaktadır.

Siyaset kurumunu ortaya çıkaran temel olgu insanların toplu hâlde yaşamalarıdır. Eğer insan tek başına başkalarına ihtiyaç duymaksızın varlığını sürdürebilseydi hiç kuşkusuz siyaset de söz konusu olmayabilirdi.

Fakat tarihsel olarak da biliyoruz ki insanlar çoğu işlerini birlikte yürütürler. Aristoteles “İnsan siyasal bir hayvandır.” derken buna işaret etmiştir. Siyaset tam bu noktada yani birlikte yaşayan bir topluluğun varlığını sürdürmek, ortak sorunlarını çözmek, kamusal hizmetleri görmek, ortak değerler üretmek amacıyla oluşmuş kurumsal yapılanma olarak karşımıza çıkar. Dolayısıyla siyaset her zaman otorite, iktidar, devlet, yasa vb. gibi güç ilişkilerini ve toplumsal sorunları çözme iradesini ifade eden kuruma atıfta bulunur.

Siyaset sözcüğü Arapça “sase” fiilinden türetilmiş olup sözlükte seyislik, at idare etmek, ülke yönetimi gibi anlamlara gelir. Fakat zamanla siyaset kelimesi halkın bir otorite tarafından sevk ve idaresi anlamlarında kullanılmıştır. Siyaset ile aynı anlamda kullanılan politika kelimesi ise siyasetin Batı dillerindeki karşılığıdır. Eski Yunan’daki site devletleri için kullanılan ve “polis” kelimesiyle ilişkili olan “politike” (politika), “polis-devleti”nin yönetimine dair işler, devletle ilgili faaliyetler anlamını taşımaktadır.

Lütfen Aşağıdaki İçeriklere de Bakınız:

– Devlet nedir?
– Teokrasi nedir?
– Monarşi nedir?
– Aristokrasi nedir?
– Oligarşi nedir?
– Demokrasi nedir?
– Cumhuriyet nedir?
– Teknokrasi nedir?
– Meritokrasi nedir?
– Kleptokrasi nedir?
– Kuvvetler ayrılığı nedir?
– Demokrasi ve hümanizm

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...