Önerme Türleri, Çeşitleri Nelerdir?
Önerme nedir, sorusu, mantık ve felsefenin en değerli konularından birine dönüktür. Bu bağlamda önerme nedir sorusu şöyle yanıtlanabilir: Önerme, en az iki terimden oluşan, içinde en az bir yargı ve bir doğruluk değeri taşıyan cümlelerdir. Önerme türleri de önerme konusunun bir alt başlığıdır.
Her öneme bir cümledir; ama her cümle bir önerme değildir.
Dilek, soru, emir ve ünlem cümleleri bir yargı bildirmedikleri ve “doğru” ya da “yanlış” olarak değerlendirilemeyecekleri için için önerme değildir.
Konu Başlıkları
ÖNERME TÜRLERİ
1. Yargının Niteliği Bakımından Önermeler
Önermeler, yargının niteliği bakımından olumlu önerme ve olumsuz önerme diye ikiye ayrılır.
1.1. Olumlu Önerme
Yüklemin bildirdiği özellik o öznede bulunuyorsa, önerme olumludur. Yani yüklemin özneyi onayladığı önermelere, olumlu önerme denir. Daha açık bir ifadeyle şöyle diyebiliriz: Özne ile yüklem arasındaki ilişkinin gerçekleştiği, var olduğu ve yüklemin niteliğinin öznede bulunduğunun bildirildiği durumlarda önerme olumlu önerme olur.
Örneğin, “Doğa Nil çalışkandır.” önermesinde çalışkan olma özelliği, “-dır” bağıyla özneye, yani Doğa Nil’e yaklaştırılmış ve o öznenin bir özelliği yapılmıştır. Bu nedenle de bu önerme, olumlu bir önermedir. Başka bir örnekle, “Hava açıktır.” önermesinde, hava ile açık arasındaki ilişkinin gerçekleştiği, var olduğu bildirilmiştir. Yani bu önerme de olumlu önermedir.
1.2. Olumsuz Önerme
Yüklemin bildirdiği özellik o öznede bulunmuyorsa, önerme olumsuzdur. Yani yüklemin özneyi onaylamadığı önermelere, olumsuz önerme denir. Daha açık bir ifadeyle şöyle diyebiliriz: Özne ile yüklem arasındaki ilişkinin gerçekleşmediğinin, var olmadığının ve yüklemin niteliğinin öznede bulunmadığının bildirildiği durumlarda önerme olumsuz önerme olur.
Örneğin, “Doğa Nil çalışkan değildir.” önermesinde çalışkan olma özelliği, “değildir” bağıyla özneden, yani Doğa Nil’den uzaklaştırılmış ve bunun o öznenin bir özelliği olmadığı vurgulanmıştır. Bu nedenle de bu önerme, olumsuz bir önermedir.
Başka bir örnekle, “Yağmur yağarsa sokaklar kuru kalmaz.” önermesinde, yağmurun yağması ile sokakların kuru kalması arasındaki ilişkinin gerçekleşmediği, var olmadığı bildirilmiştir. Yani bu önerme de olumsuz önermedir. Aynı örnekte birisinin varlığı, aklı ötekinin yokluğuna götürmektedir. Yani yağmurun yağması ile sokakları kuru kalması, bir arada gerçekleşemez. Bu nedenle de önerme olumsuzdur.
2. Yargının Niceliği (Sayısı) Bakımından Önermeler
Önermeler, yargının niceliği bakımından basit önerme ve bileşik önerme diye ikiye ayrılır.
2.1. Basit Önerme
Tek yargı bildiren, özne, yüklem ve bağdan oluşan önermeye basit önerme denir. Örneğin, “Futbolcular sahadadır.” önermesi tek bir yargı bildirmektedir. Bu tip önermelerde bağlaç kaldırıldığı zaman sadece iki terim kalır. Örnek önermemizde “dır” bağı kaldırıldığında geriye “futbolcu” ve “saha” terimleri kalır.
Bunlara yüklemli önerme ya da kategorik önerme de denilir.
Basit önermeler bazı durumlarda karmaşık yapıda olabilir. Özne ya da yüklemin, veya her ikisinin birden açıklayıcı bilgilerle zenginleştiği basit önermeler bu türden önermelerdir ve bunlara karmaşık önerme adı verilir.
“Tarih boyunca insanların ilgisini çeken uzay, meraklı insanlar tarafından fethedilmiştir.” cümlesi bir basit önermedir; fakat aynı zamanda karmaşık önermedir de. Bir başka örnekle açıklamak gerekirse, “Sürüngenlerden olan yılan, kış uykusuna yatan bir hayvandır.” önermesinde “yılan” özne, “hayvan” yüklemdir. “Yılan bir hayvandır.” önermesi tek bir yargı bildirir. Karmaşık önerme ile bileşik önermeyi ayırt etmek için, yargı sayısına bakmak yeterlidir.
2.2. Bileşik Önerme
Birden fazla yargı bildiren önermelere, bileşik önerme denir. İki ya da daha fazla basit önerme, çeşitli önerme eklemleri (ve, veya, ancak ve ancak, ise) ile birbirine bağlanarak bileşik önermeler oluşturulur.
Bir bileşik önermede, önce gelen önermeye ön bileşen, sonra gelen önermeye ise art bileşen adı verilir. Bileşik önermelerde aradaki bağ kaldırıldığında basit önermelerdeki gibi iki terim değil, iki ya da daha fazla yargı kalır.
Bileşik önermeler de bileşiği açıkça belli olan önerme ve bileşiği gizli olan önermeler olmak üzere ikiye ayrılır.
3. Yargının Kipliği Bakımından Önermeler
Kiplik (modalite), bir yargı üzerine verilen yargıdır. Kipli önermeler tek bir önerme gibi görünürler; fakat iç içe geçmiş iki önermeden oluşurlar. Ancak buradaki kiplik, önermenin biçimiyle değil de içeriğiyle ilgilidir ve bu bağlamda, mantığın konusu sayılmaz.
Kiplik, bir önermenin gösterdiği şeyin, yalın, zorunlu ve mümkün olup olmaması durumunun araştırılmasıdır. Kipliğine göre önermeler; yalın önerme, zorunlu önerme ve mümkün önerme olarak üçe ayrılır.
3.1. Yalın Önerme (Assertorik)
Yükleminde belirtilen özelliğin gözlem ve deney yoluyla saptanarak ispat edildiği önermeye yalın önerme denir.
Öznenin, yüklemi deney ve gözlemle ispatlanmış bir şekilde kendisinde taşıdığının ifade edildiği önermelerdir. Örneğin, “Papatya, bitkidir.” önermesinde papatyanın bitki olduğu gözlem sonucu doğrulanmıştır.
Örneğin: “İnsan, omurgalıdır.” önermesinde de omurgalı olma durumunun insanda bulunduğu gözlemle ve deneyle ispat edilebildiğinden, bu önerme de yalın önermedir.
3.2. Zorunlu Önerme (Apodiktik)
Bu önermeler, başka türlü olması olanaklı olmayan, kesin önermelerdir. Yüklemde bulunan özelliğin doğruluğu zorunlu olarak bilinir. Dolayısıyla bu önermeler, her zaman ve her koşulda doğru önermelerdir.
Formel bilimlere ait önermeler, bu tip önermelerden oluşur. “Havaya düşen taş, yere düşer.” önermesi ya da “Dört kere dört, on altı eder.” önermesi, yüklemin zorunlu olarak doğru olduğu önermelerdir.
Örneğin, “Üçgen, üç köşelidir.” önermesinde, yüklemin belirttiği özellik olan üç köşelilik, zorunlu olarak üçgende bulunmaktadır.
3.3. Mümkün Önerme (Problematik)
Yüklemde belirtilen özelliğin, belli koşullar altında olasılık dâhilinde olduğu belirtilen önermelerdir. Bu durumda mümkün önermelerin doğruluğu, birtakım koşullara bağlıdır.
“Mehmet’in öğretmen olması mümkündür.” önermesinde yüklem birtakım koşullara bağlı olarak gerçekleşir ya da gerçekleşmez. Yüklem için belli bir gerçekleşme durumu zorunluluğu yoktur.
Hazırlayan: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Ömer YILDIRIM’ın Kişisel Ders Notları. Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 3. Sınıf “Klasik Mantık” ve “Modern Mantık” Dersleri Ders Notları (Ömer YILDIRIM)
Merhaba size nasıl ulaşabilirim
İletişim bağlantısını kullanabilirsiniz.