Eğitim Psikolojisi Nedir?
Eğitim psikolojisi; insan davranışlarını çok yönlü olarak ele alan temel bir bilim dalı olan psikoloji ile yine insanla ilgilenen uygulamalı bir bilim alanı olan eğitimin birleşiminden oluşmaktadır. Bir başka deyişle, psikoloji biliminin ortaya koymuş olduğu bulguların eğitim alanına uygulanması olarak da ifade edilebilir.
Psikoloji bilgilerinin uygulandığı çok büyük bir alan eğitim-öğretim kurumlarıdır. Bunlar ilköğretim ve ortaöğretim kurumları ile yükseköğretim kurumlarını yani üniversiteleri içerir. Eğitim-öğretimle ilgili psikoloji alt dalları okul psikolojisi, eğitim psikolojisi ve psikolojik danışma ve rehberliktir. Bu dalların uzmanları okul ortamındaki öğrenme ve öğretme süreç ve sorunları, bilişsel ve duygusal süreçler ve sorunlarla ilgilenir. Sorunu olan öğrencileri, gerektiğinde, rehberlik ve araştırma merkezlerine yönlendirir. Gerekirse öğrenci bu kurumlardan da sağlık kurumlarına yönlendirilir. Sözü edilen alt dallarla ilgili eğitim, üniversitelerin eğitim fakültelerinde verilmektedir.
Ertürk Hoca, eğitimi; “bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme süreci” olarak tanımlamıştır. İstendik yönde davranış değişikliği oluşturabilmek için eğitim ortamlarının bireyin gelişim ve öğrenme özelliklerine göre düzenlenmesi gerekir. Eğitim bireyin gelişim ve öğrenme özelliklerine ilişkin bilgiyi psikolojinin ortaya koymuş olduğu bulgulardan elde etmektedir.
Psikoloji, temelde insanı anlama ve tanımlama çabasıdır. Bireyin doğrudan ya da dolaylı olarak gözlenebilen davranışlarını ve bu davranışlar üzerinde etkili olan faktörleri konu edinen bir bilimdir. Psikoloji; sadece insan davranışlarını incelemez, aynı zamanda hayvan ve insan davranışları arasındaki birçok benzerliklerden, hayvan davranışlarını incelemenin insan davranışlarını anlamaya yardımcı olacağından hayvan davranışlarını da inceler. O hâlde psikoloji, insan ve hayvan davranışlarını inceleyen bir bilimdir. Psikoloji doğrudan ya da dolaylı olarak gözlenebilen insan ya da hayvan davranışlarını bilimsel yöntem ve tekniklerle inceler.
Bazı bilim insanları eğitim psikolojisini, psikolojinin ortaya koymuş olduğu bulguların ve kuramların okula ve sınıftaki öğrenme-öğretme sürecine uygulanması olarak ele almaktadırlar. Bazıları da eğitim psikolojisini psikolojiden ayrı bir bilim alanı olarak görmektedirler. Eğitim psikolojisi, bireylerin okuldaki ve sınıftaki öğrenme sürecindeki davranışlarını incelemesi yönüyle doğrudan eğitim süreci ile ilgilendiğinden, psikolojiden ayrılır. Eğitim psikolojisi, insanların gelişim özelliklerini ve öğrenme ilkelerini inceleyerek eğitim ortamlarını etkili bir biçimde düzenlemeyi ve eğitim-öğretimi verimli bir biçimde gerçekleştirmeyi amaç edinen uygulamalı bir bilim dalıdır. Eğitim psikolojisinde; eğitim ortamında öğrencinin gelişimsel özellikleri ve bu özelliklerin öğrenme üzerindeki etkisi, öğrenme süreci, öğrenmeyi etkileyen faktörler, öğretmen, öğrenme ortamı, öğrenci-öğretmen etkileşimi, öğrenme ürünleri gibi konular ele alınmaktadır. Öğretmenlerin ders sürecini planlamalarından değerlendirme sürecine kadar gerçekleşen tüm etkinliklerde başarılı olunmasında gerekli bilgilerin elde edilmesine yardımcı olur.
Eğitim psikolojisinin ilgilendiği bazı konu başlıkları şu şekilde sıralanabilir:
- Öğrencinin gelişim özelliklerine göre öğrenme süreci
- Öğrencinin gelişimi ve güdülenmesi
- Sosyal öğrenme
- Öğretim teknikleri geliştirme
- Öğrenmeye etki eden faktörler
- Öğretme ilkeleri geliştirme
- Bilgi, kavram, beceri, tutum ve problem çözmenin öğretimi
- Ölçme ve değerlendirme
Öğretme ve öğrenme sürecinde daha ziyade gelişim ve öğrenme psikolojisinin ilke ve kuramlarından yararlanan eğitim psikolojisinin temel bazı işlevlerinden söz edilebilir:
- Öğretme ve öğrenme sürecinde yer alan başta öğrenci olmak üzere öğretmenlerin de güdülenmesini sağlamak
- Gelişim, öğrenme ve öğretme kuramlarından yaralanmak ve geliştirmek
- Eğitim uygulamalarındaki değişiklikleri ele almak ve yeni modeller sunmak
- Psikoloji biliminin ilke ve kuramları ışığında öğretme yöntemlerini değerlendirmek
- Eğitimin psikolojik özellikleri dikkate alınarak yapılacak araştırmalarda bilimsel yaklaşımın önemine dikkat çekmek.
Eğitim psikolojisinin tarihçesini kısaca değerlendirmek gerekirse, bu alanın gelişmesinde felsefecilerin, psikologların ve eğitimcilerin çabalarının olduğu görülmektedir. 19. yüzyıl boyunca, Descartes’ın düalizmi ve Locke’un duyu organları ile algılama yoluyla öğrenme ilkelerinin ve zihinsel çağrışım kuramının, Rousseau’nun doğacı fikirlerinin eğitim psikolojisinin gelişmesinde bir alt yapı oluşturdukları görülmektedir. Eğitim psikolojisinin yeni bir alan olarak ortaya çıkmasında ve gelişmesinde; özellikle Wilhelm Wundt’un 1879’da ilk psikoloji laboratuvarını kurması ve eğitim alanına uygulanabilecek birçok katkılar sunması, William James’in eğitim sorunları ile ilgilenmesi, Dewey’in öğrencilerin öğrenme sürecine aktif olarak katılmaları gerektiği görüşü ve Thorndike’ın öğrenme ürünlerinin ölçülmesine ilişkin katkılarının öncülük ettiği söylenebilir.
Kısaca, büyük ölçüde uygulamalı bir alan olan eğitim psikolojisi; genel, gelişim, öğrenme ve sosyal psikolojinin bulgularını öğretme-öğrenme yaşantılarında kullanan ve bu öğretme-öğrenme sürecinin öğrenci ve öğretmen için daha etkili hâle gelmesinde birtakım bilimsel araştırmalar yapmaktadır. Eğitim psikolojisi bu çalışmaları ile öğretmenlerin sınıftaki liderliğini güçlendiren, öğretmen öğrenci ilişkilerini daha etkili hâle getiren, öğretmenlerin öğretim planları hazırlama, uygulama ve değerlendirme görevlerinde başarılı olmalarına yardımcı olur.
Kaynak: ATA-AÖF, EĞİTİM PSİKOLOJİSİ, Yrd. Doç. Dr. Muhammed ÇİFTÇİ