Felsefe hakkında her şey…

Antik Yunan felsefesi uygarlığın mücadele ettiği küresel iklim krizini nasıl tetiklemiş olabilir?

04.05.2024
48
Antik Yunan felsefesi uygarlığın mücadele ettiği küresel iklim krizini nasıl tetiklemiş olabilir?

Artan şiddetli fırtınaların ve eşi benzeri görülmemiş sıcaklıkların yol açtığı orman yangınlarının etkilerini gündemden takip edebiliyoruz. 2018 senesinin yaz ayında Yunanistan’ın Atina kentini kuşatarak antik dönemden kalma mermer anıtları ve zeytinlikleri kül ve yoğun isle kaplayan büyük yangını hepimiz hatırlayabiliriz. 1 Buralar, yaklaşık 2500 yıl önce filozofların maddenin doğası ve ahlakla ilgili soruları tartışmak üzere bir araya geldikleri aynı yerlerdir.

O zamanlarda ileri sürülen fikirler, Batı medeniyeti üzerindeki etkilerini iyi ya da kötü, bir şekilde göstermiştir. Klasik Yunan felsefesi insanları en iyi hâliyle, akılcı tartışmaların rehberliğinde onur sahibi ve başarılı kimseler olarak tasavvur etmiştir. İnsanlar en kötü hâllerindeyse bazı fikirleriyle küresel ısınmayı körükleyen ve uygarlığı kendi kendini yok etmenin eşiğine getiren sömürücü ve yayılmacı bir yaşam tarzına zemin hazırlamıştır.

Klasik Yunan filozoflarının dünya hakkında yaptıkları yorumlardan bu yana geçen yüzlerce yıl, hangi felsefi düşüncelerin gezegensel gelişmeye, hangilerininse yıkıma davetiye çıkardığını test eden küresel ölçekte bir deney niteliğindedir.

Klasik Yunan filozofları tarafından geliştirilen dünya görüşlerinin boyutları bugün dünya çapında etkili olan tahrip edici yangınları ve olağanüstü hava koşullarını körükleyen iklim değişikliklerine zemin hazırlamış olabilir.

Atomcuların açtığı tehlikeli yol

İlk Yunan filozofları esas olarak iki farklı soruyla ilgilenmişlerdir. Birincisi metafizik problemlerdir: Dünya gerçekte nasıldır? İkincisi ise etik problemlerdi: İyi insan kimdir? Dünyanın fiziksel tanımı insanlığın dünyadaki yerini şekillendirdiği için bu iki tür soru zamanla iç içe geçmiştir.

Peki ilk Yunanlar bu tehlikeli yola nasıl girdiler? Aralarında Leukippos ve Demokritos’un da bulunduğu ve günümüzde Atomcular olarak bilinen bir grup filozof, maddenin atomlardan oluştuğunu ve bu atomların sadece şekil, boyut ve hızlarına göre birbirinden farklılık gösteren küçük katı parçacıklar olduğunu ileri sürdü. Örneğin bir ateş atomu sivri, küçük ve hızlıyken bir zeytinyağı atomu yuvarlak, enlice ve yavaştı. Bu küçük parçacıklar birbirlerinden bağımsızdı ve yalnızca çarpıştıklarında etkileşime giriyordu.

Eğer dünya yalnızca maddeden ibaretse dünyanın hiçbir ereği, ilahi bir tasarımı, ruhu ya da kutsallığı da yok demektir. Dünya sadece hareket eden ya da etmeyen, çarpışan ya da çarpışmayan şeylerden ibarettir. Parçacıklar, geometrik ilkelerle ifade edildiği gibi mekanik yasalara göre hareket eder. Sonuç olarak, dünyanın sayılarla ifade edilemeyecek ruh, zihin, bilinç gibi hiçbir belirgin niteliği yoktur.

Bu görüşe göre dünya profan‘dır, “profanum”dan gelen bu sözcük “kutsal olmayan, kutsalın dışında” anlamına geliyor. Onunla ilgili özel, saygı ya da hürmet uyandıran hiçbir şey yoktur.

orman yangın uçağı, orman yangını, söndürme uçağı, yangın, itfaiye, itfaiyeci

Orman yangınlarında yangın söndürme uçakları aktif olarak kullanılmaktadır.

Sömürü ve savurganlığa açılan kapı

Atomculardan önce, ilk Yunanlılar genellikle maddi ve tinsel dünyalar arasında keskin bir ayrım yapmazlardı. Onlara göre her şey bir yaşama gücü tarafından canlandırılıyordu.

Ancak mekanistik, maddeye indirgenmiş, hareket hâlindeki dünya görüşü doğal dünyadan tinselliği çıkarmıştır. Bunu yaparken de dünyanın içsel değerini yok etmiştir. Dünya sıradan, indirgenebilir, açıklanabilir, sahip olunabilir, pazarlanabilir bir hâle gelmiştir. Böylece mekanistik dünya görüşü sömürü, savurganlık ve istismara kapı açmıştır.

Zaman içinde bu bakış açısı Batı düşüncesine derinlemesine nüfuz etmiştir. Böylece insanın dünya üzerindeki tüm maddeye zarar verip onu yok edebileceği ve hiçbir tanrıya, değere ya da kutsala saygısızlık yapmayacağı anlayışı benimsenmiştir.

Elbette Yunan filozoflar bu sonucu öngörmemiş ya da amaçlamamıştı. Ancak zaman içinde onların fikirleri, Rönesans’ta başlayan ve Sanayi Devrimi boyunca gelişen bir süreç olarak, insanların gezegeni sömürme kabiliyetinin giderek artmasını hem kolaylaştırmış hem de desteklemiştir.

Uygarlıkların varoluşsal bir çevre felaketi yaratma konusundaki toplumsal becerisi, tam da bunu yapabilme güçleriyle örtüştü. Aynı zamanda, fikirlerinin gücü Yerlileri ve diğer rakip dünya görüşlerini değersizleştirdi, güçsüzleştirdi ve çoğu durumda yok etti. Örneğin, Amerikan Kızılderili yatılı okullarında, federal hükûmet, genellikle dinî kurumların da yardımıyla, Yerli çocukları kültürel ve dinî geleneklerinden vazgeçmeye zorladı.

Yeni bir dünya görüşüne davet

Yeni bir dünya görüşüyle ya da kadim yerli kültürlerden faydalanan bir bakış açısıyla, Batı medeniyetinin kendisini antik materyalizmden kurtarmasının ve gezegenin özüne yaşamı, ruhu, ereği, değeri yeniden kazandırmasının mümkün olabileceğine inanıyoruz. Bunu da başta bahsettiğimiz iki soruya alternatif yanıtlar üreterek yapabileceğimizi düşünüyoruz.

Yeni baştan düşünelim: Dünya gerçekte nasıldır?

Bugün ekoloji, evrim teorisi, kuantum teorisi, geçmişin birikimi ve dünya dinleri büyük bir yakınsama içinde bize mekanistik dünya görüşünün anlattığı hikâyenin çok yetersiz olduğunu söylüyor. Bu genişletilmiş görüşe göre kozmosta, nehirlerde, bitkilerde, hayvanlarda hareket halindeki maddeyle açıklanamayacak bir karmaşıklık mevcuttur.

Birbirine yönelen dünya görüşleri, yeni özelliklerin ve varlıkların yalnızca maddelerinden değil, doğal sistemlerin karşılıklı bağlılıklarından ve etkileşimlerinden evrimleştiğini veya ortaya çıktığını vurguluyor. Örneğin çiçek, bilinç ya da güzellik gibi varlıklar, maddenin legolar gibi birbirine geçen çeşitli parçacıklarının bir araya gelmesiyle oluşmaz. Aksine, uzun zaman dilimleri boyunca belirli sistemlerin evrimleşen yapılarından ortaya çıkar. Sistemler daha karmaşık ve etkileşimli hâle geldikçe, kendilerini yeni kalıplar, yeni yaşam formları, yeni gerçeklikler şeklinde yeniden inşa eder.

Peki ya ikinci antik soru? İyi insan kimdir?

Etik, bu dünyadaki varlıkların hem maddi hem de canlı olduğunu kabul ederek işe başlar. Yeniden kurgulanan bu dünya görüşünde insanlar bu varlık birliğinin üyeleridir. Kültürel, ekolojik ve fiziksel ilişkilerimizle şekillenen yaşamın gerekliliklerini hepimiz hissediyoruz. Ortak bir kaderi paylaşıyoruz.

Böyle bir dünyada değer hiyerarşisi yoktur; insana verilen değer tüm dünyaya eşit olarak dağıtılmıştır. Eğer tüm varlıklar değerliyse ahlaki açıdan izin verilebilir olan ve olmayan şeylerin belirlenmesinde tüm varlıklar dikkate alınmalıdır

Yıkımı durdurmak için…

Yakın tarihte ülkemizde de gördüğümüz büyük ve yıkıcı orman yangınlarının önünü kesebilmek için kullanılan en önemli tekniklerden birisi, yangının ilerleme yönünde yangına karşı ateş açmaktı.  2 Ayrıca yangın bölgelerindeki insanlar başka yerlere tahliye edilerek olası insan can kaybının da önüne geçilmişti. 3

Küresel felaket ortaya çıktığında gezegenin güvenli bir yere tahliyesi ise pek olası değildir. Ancak yangını yavaşlatmak için karşı ateş stratejisini bizler de benimseyebiliriz. Gezegensel yıkımın ateşini körükleyen eski mekanik düşünce biçimlerini bir kenara bırakabilir ve insanların diğer varlıklar arasında insan onuruna yakışır bir ilişki içinde yaşadığı bir dünya için alan yaratabiliriz.

 


Bu makale Sosyolog Ömer Yıldırım tarafından www.felsefe.gen.tr için, Michael Paul Nelson ve Kathleen Dean Moore’un “How ideas from ancient Greek philosophy may have driven civilization toward climate change” isimli makalesinden Türkçeye çevrilip derlenerek hazırlanmıştır. Alıntılanması durumunda kaynak gösterilmesi, ahlaklıca olanıdır.

Çeviri ve Derleme: Sosyolog Ömer Yıldırım

KAYNAKÇA

  1. Anadolu Ajansı, “Yunanistan’da yangın”, erişim: 04.05.2024, https://www.aa.com.tr/tr/pg/foto-galeri/yunanistanda-yangin-
  2. TRT HABER, “Marmaris yangının yayılmasını ‘karşı ateş tekniği’ önledi”, erişim: 04.05.2024, https://www.trthaber.com/haber/turkiye/marmaris-yanginin-yayilmasini-karsi-ates-teknigi-onledi-691058.html
  3. TRT HABER, “Çanakkale’deki orman yangını nedeniyle 1428 kişi tedbir amaçlı tahliye edildi”, erişim: 04.05.2024, https://www.trthaber.com/haber/turkiye/canakkaledeki-orman-yangini-nedeniyle-1428-kisi-tedbir-amacli-tahliye-edildi-790822.html
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...