Felsefe hakkında her şey…

Sosyal fizik

08.12.2022
1.037
Sosyal fizik

Saint-Simon 18. yüzyılın eleştirel ve devrimci felsefesine karşılık 19. yüzyılın felsefesinin yaratıcı ve yapıcı olacağına inanmış, toplumsal düzenin ve istikrarın yeninden sağlanabilmesi için toplumsal yasaları ortaya koyabilecek bir bilime ihtiyaç duyulduğunu savunmuştur: Sosyal fizik.

Yaşamı boyunca temel olarak Fransız Devrimi’nden kaynaklanan siyasal ve toplumsal krize bir çözüm aramış olan Saint-Simon, geleneksel toplumun çağ dışı kaldığını, yerini yeni bir toplumun alması gerektiğini ve bu yeni toplumda en yüksek değerin insanlığa faydası olacak etkinlikler olması gerektiğini belirtiyordu. Saint- Simon, toplumsal istikrarın ve uyumun ancak mevcut krizin kökleri anlaşıldıktan sonra kurulabileceğini belirtiyor ve bu kökleri anlamak için de anahtarın bilim olduğunu savunuyordu. (Pickering 1993:72).

Saint-Simon’a göre modern toplum anarşi ve devrim tarafından tehdit ediliyordu. Toplumun bu aşamanın ötesine geçebilmesinin, yeni bir toplumsal örgütlenmenin tek yolu bilim ve endüstriydi. Bilimsel gelişmeler toplumsal koşulların da iyileşmesini sağladığı için, toplumsal yeniden örgütlenme de bilim tarafından inşa edilmeliydi. Başka bir deyişle Saint-Simon, düzen ve istikrarın yeniden mümkün olabilmesi için toplumun yeni bir bilime ihtiyaç duyduğunu, bu bilim aracılığıyla toplumsal yasaların ortaya konabileceğini, toplumun ihtiyaç duyduğu reformun da bu yasalara göre yapılması gerektiğini ileri sürmüştür. Bu da bilimsel düşünceye dayanan, pozitif bir toplum bilimi kurmak anlamına gelmektedir.

Saint-Simon, pozitif bilimlerin ancak pozitif bir toplum biliminin yaratılması ile tamamlanacağına inanmış, bu yeni toplumsal bilimi ‘sosyal fizik’ olarak adlandırmıştır (Swingewood, 1998:56).

Sosyal fizik’in toplumların yeniden düzenlenmesinde en önemli rehber olduğunu düşünen Saint-Simon’a göre bu bilimin amacı, üretenlerden oluşan ve en kalabalık olduğu halde aynı zamanda en yoksul olan sınıfın emeğinin karşılığını tam olarak almasını ve kendi kendini yönetmesini sağlamaktır (Meriç, 2009:25). Nasıl fizik bilimi doğa olaylarını tahmin etmeyi ve kontrol altına almayı mümkün kılıyorsa, toplumsal gerçekliği inceleyen sosyal fizik de sosyal olayları tahmin etmeyi ve kontrol altına almayı mümkün kılacaktır.

Saint-Simon’dan önce hiçbir düşünür “insanın ve toplumun davranışlarının, ancak insan ve toplumun ilim konusu yapılmasıyla yönlendirilebileceğini, bu yeni bilimin de ancak tabiat bilimlerinin prensiplerine dayandırılabileceğini” bu kadar açık şekilde ifade etmemiştir (Meriç, 2009:15).

Bu bağlamda Emile Durkheim Saint-Simon’un yeni bir yöntemi, pozitif felsefeyi, sosyalizmi, hepsini endüstriyalizm kavramında birleştirdiğini ve hem sosyolojinin hem de sosyalizmin kurucusu olduğunu belirtir (Durkheim, 1928:280-1’den aktaran Meriç, 2009:67).

Kaynak: KLASİK SOSYOLOJİ TARİHİ, s. 36-37, T.C. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ YAYINI NO: 2685 AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ YAYINI NO: 1651

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...