Gaston Bachelard Kimdir?
Gaston Bachelard, 1884 ila 1962 yılları arasında yaşamış olan Fransız filozof ve yazardır. Dijon Üniversitesindeki felsefe profesörlüğü görevine başlamadan önce yaklaşık on yıl boyunca Posta ve Telgraf İdaresi’nde çalışmış ve yaklaşık on iki yıl boyunca da liselerde fizik ve kimya öğretmenliği yapmıştır.
Bachelard’ın öğretmenlik yıllarından edindiği tecrübe ile ileriki dönemlerde yazdığı eserlerde, ortaöğretim müfredatında yer alan fen bilimleri derslerindeki yanlışlıklara, genç beyinlerin zihinlerine sokulan yanlış bilgilere ve bu yanlışlıkların kaynağı olarak gördüğü hatalı yorumlamalara sıkça temas ettiği görülmektedir.
Üniversitede matematik bilimleri okuyan Bachelard, felsefe çalışmalarına 1919 yılında başlamış, 1927 yılında “Essai sur la connaissance approchée” (“Yaklaşık Bilgi Üstüne Deneme”) başlıklı teziyle Sorbonne Üniversitesinde felsefe doktoru unvanını almıştır. Bachelard ayrıca bu çalışmasıyla pozitif bilimlerin geliştirilmesi için çaba harcayan bilim adamlarına Paris Bilimler Akademisi tarafından verilen Gegner Ödülü’nü de kazanmıştır.
Epistemoloji teriminin, bilgi teorisi anlamının dışına çıkıp artık bilim felsefesi ya da bilime dayalı bir felsefe anlayışını ifade etmesine yönelik girişimleriyle Fransız felsefesine katkıda bulunmuş olan Gaston Bachelard, 1930’lu yıllarda Sorbonne Üniversitesinde bilim tarihi ve bilim felsefesiyle uğraşan bir ekibin üyesi olarak Fransız epistemolojisinin yöntem ve kavramlarının şekillenmesinde belirleyici rol oynamış, Georges Canguilhem, Louis Pierre Althusser ve Michel Foucault gibi filozoflar için daima bir referans noktası olarak kalmıştır.
Gaston Bachelard’ın çalışmaları genel olarak bilim tarihi ve bilimin pratik geçerliliği üzerinedir. O, özel olarak Henri Poincare, Emile Meyerson ve Etienne Emile Marie Boutroux’un görüşleriyle ilgilenmişse de bilimsel ve felsefi bakış açısını doğrudan doğruya doktora danışmanı Léon Brunschvicg’e borçludur.
Tıpkı Brunschvicg gibi Bachelard da felsefeyi, “bilimin tarihsel gelişimi üzerine düşünümle aklın kavranma çabası” olarak görür; kendi çalışmalarında Brunschvicg gibi matematik ve fizik tarihindeki örnekleri sıklıkla kullanır. Dahası Bachelard, zihnin statik yapısına karşı dinamik olanı savunduğu görüşlerini de Brunschvicg’e boçludur. Her şeye karşın, Bachelard’ın Brunschvicg’ten ayrıldığı noktalar da vardır: Bilimsel ilerlemelerde süreklilikten ziyade kesintilerin olduğuna inanması, katı-gerçekçilik ve idealizmden kaçınmaya çalışması onu hocasından ayıran temel özellikleridir.
Çok geç bir tarihte akademisyen olmasına rağmen oldukça üretken olan Bachelard, yirmi üç kitap kaleme almış ve bunların sonuncusu hariç tamamını sağlığında yayımlamıştır. Eserlerine göz atıldığında Bachelard’ın akademik ilgisinin, kabaca 1932’de yayınlanan L’Intuition de l’instant (Zaman Sezgisi) adlı çalışmasına kadar fizik ve kimya üzerine yazılan salt bilimsel konulara yönelikken özellikle 1934 basımlı Le nouvel esprit scientifique (Yeni Bilimsel Tin) adlı eseriyle birlikte salt bilimden bilim felsefesine doğru bir dönüşüm geçirdiği anlaşılmaktadır. Bu bakımdan Bachelard’ın düşün hayatı iki döneme ayrılabilir. Ne var ki onun, bilim felsefesi yapmaya başladığı ikinci dönemi de felsefi temalarla birlikte yoğun olarak estetik ve edebi temaları işleyişi nedeniyle kendi içinde “edebî” ve “bilimsel” olmak üzere iki alt dönemde ele alınabilir. Ancak böyle bir tasnifin birtakım sakıncalar doğurduğu göz ardı edilmemelidir.
Gaston Bachelard, 16 Ekim 1962’de öldü.
Derleyen: Sosyolog Ömer Yıldırım
Kaynak: T.C. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, Gaston Bachelard’da Bilim Felsefesi, Esra Cesur, İstanbul 2014