Felsefe hakkında her şey…

Thomas Kuhn ve Etkinlik Olarak Bilim

13.11.2019
5.215

Kuhn bilimi anlamaya yönelik eserinde (Bilimsel Devrimlerin Yapısı), bilim adamlarının psikolojisiyle, bilim adamları topluluğunun sosyolojik özelliklerinin, bilimi anlamada çok önemli rol oynadığını vurgular. Yani bilimi anlamada bilimsel araştırma sürecine ideoloji, ahlak, inanç, gelenek, görenek gibi ögeleri de katar.

Kuhn, bilim adamlarının etkinliği olarak gördüğü bilimin gelişim aşamalarını, “Bir bilimin ilerleme tarzı konulu tablosu”nda açıklamıştır. Buna göre bilim şu aşamalardan geçerek ilerler:

  1. Bilim öncesi dönem,
  2. Olağan bilim dönemi,
  3. Bunalımlar,
  4. Devrim

Her bilim dalı, kendi tarihi içinde bu aşamalardan geçerek ilerler. Bilim öncesi dönem bir hazırlık dönemidir. Bu dönemde araştırmacılar hangi olay veya olguların açıklamaya ve incelemeye değer olduğu, hangi yöntemi kullanmaları gerektiği ve hangi gözlemlerin önemli olduğu konusunda görüş ayrılığı içindedirler. Yine araştırmacıların, kendisinden hareketle, çalışacakları, temel kabul edecekleri tek bir kuramsal öncüller grubu da yoktu. Sonra bilim insanlarından birisinin teorisi kendisini kabul ettirir.

Kuhn işte bu yöntem yada teoriye paradigma adını verir. Ona göre paradigma, bilimsel bir yaklaşımın, ele aldığı olguları ve bunlar arasındaki ilişkileri anlamak ve sorgulamak için doğrudan ve dolaylı olarak kullandığı tüm kabuller, inançlar, kurallar, kavramsal ve deneysel araçlardır. Bir başka değişle paradigma, bilimsel bir yaklaşımın doğayı ve toplumu algılama ve sorgulama biçimidir. Örneğin, Güneş merkezli Evren teorisi bir paradigmadır. Yine Newton fiziği, Einstein fiziği birer paradigmadır. Paradigmaya bağlı olarak çalışılan bu dönem Kuhn’un olağan bilim dediği dönemdir. Bu dönemde kuramlar etrafında toplanan bilim insanları; evren, toplum, insan, hastalık vb. problemleri çözerler. Bilim ve teknoloji alanlarında yeni buluşlar ortaya koyarlar.

Kuhn’na göre olağan bilim döneminde, paradigma tarafından çözülemeyen bir takım problemler ortaya çıkar ve bilim bir bunalım dönemi içine girer. Bu dönemde bilimler, insanlığın ihtiyacı olan teknolojiyi karşılayacak düzeyde değildir. Evren hakkında doyurucu yanıtlar verememektedir. Bilimsel açıklamalar ile gerçeklik arasındaki uyumsuzluk sürekli artmaktadır. Bu durumda bilim öncesi dönemindeki arayışlar başlar. Bu bunalım döneminde genç bir bilim insanı ortaya çıkar, yeni bir paradigma ortaya koyarak bilimsel devrimi başlatır. Kuhn’a göre devrim aşamasında ortaya konulan paradigma, eski paradigmayla karşılaştırılamayacak kadar farklıdır. Bu aşama bir paradigmanın sona erdiği, yeni bir paradigmanın ise geçerli olmaya başladığı dönemdir.

Etkinlik olarak bilim görüşüne göre, ürün olarak bilim görüşünde olduğu gibi bilim, düz bir çizgi biçiminde sürekli mükemmele doğru ilerlemez, bir paradigmadan diğerine sıçrayarak ilerler. Bilim, ürün olarak bilim anlayışında olduğu gibi “yuvarlandıkça büyüyen bir kartopu” gibi değildir. Kartopu bazen kayaya çarpar ve dağılır. Dağılan parçalardan yeni paradigmalar ortaya çıkar ve bir gün dağılmak üzere yoluna devam eder. Ayrıca bu anlayışa göre paradigmaların doğruluğundan yada yanlışlığından söz edilemez yalnızca geçerliliğinden söz edilebilir. Paradigma sorulara yanıt verdiği sürece yaşar, yoksa yerini yenilerine bırakır.

Derleyen: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf “Felsefeye Giriş” ve 3. Sınıf “Çağdaş Felsefe Tarihi” Dersi Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Açık Öğretim Felsefe Ders Kitabı

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...