Felsefe hakkında her şey…

Emeğin metalaşması, iş gücünün metalaşması

09.12.2022
746
Emeğin metalaşması, iş gücünün metalaşması

Emeğin metalaşması, bir meta gibi emeğin de alınıp satılır hale gelmesidir. Karl Marx, iş gücü ya da iş yeteneğini bir insanın bedeninde, canlı kişiliğinde var olan ve üretim sürecinde harekete geçirdiği fiziksel ve ruhsal yeteneklerin tümü olarak ifade etmektedir. Kapitalist meta üretiminde, basit meta üretiminden farklı olarak; iş gücünün kendisi de metaya dönüşür.

İş gücünün metalaşması, bir meta gibi onun da alınıp satılır hâle gelmesidir. Basit meta üretiminde üretici hem kendi iş gücünü kullanmakta hem de üretim araçlarının sahibi durumundadır. Bundan dolayı da ürettiği ürün kendisine aittir. Kapitalist meta üretiminde ise işçi mülksüzleştiği için üretim araçlarının sahipliğinden yoksundur ve kendi işgücünden başka satacak hiçbir şeyi yoktur. Bundan dolayı da işçinin ürettiği ürüne üretim araçlarına sahip kapitalist el koymaktadır. Diğer bir deyişle, kapitalist meta üretim sisteminin temel koşullarından biri üretim araçlarının özel mülkiyetinin kapitalistlerin elinde olması, diğeri ise yaşamını sürdürmesi için işgücünü satmaktan başka çaresi olmayan özgür ücretli işçilerin olmasıdır.

Sonuç olarak, Marx’a göre kapitalist meta üretim sisteminde paranın sermayeye dönüşmesinin ön koşullardan biri iş gücünün metalaşmasıdır. Çünkü metalaşan iş gücü kapitalist meta üretim sisteminde değeri yaratmakta ve/veya değerin (kârın) kaynağını oluşturmaktadır (Schellenberg, 1999, s.64-65). Marx artı-değer (kâr) olarak nitelediği katma değerin kapitalist üretim sürecinde maddi malları üreten iş gücü üzerinden yaratıldığını savunmaktadır.

Marx’a göre metalaşan iş gücünün değeri herhangi bir malın değeri gibi ölçülür. İş gücünün değeri kendisinin ve ailesinin geçinmesi için gerekli mal ve hizmetlerin miktarına denk düşer. Üretim sürecinde fiziksel, ruhsal ve sinirsel enerjinin kullanma yeteneği (yani iş gücü) insana bir kerelik verilmiş değildir. Bu iş gücünün sürekli yenilenmesi yani yeniden üretilmesi gerekir. Örneğin, fabrikada çalışan bir işçi iş gücünü yeniden üretebilmek için, yemek yemek, başını sokabilecek bir yere sahip olmak, uyumak, giyinmek ve bilgisini genişletmek zorundadır. İş gücünün her gün kendini yenilemesi ve ertesi gün işe başlaması için ihtiyacı olan bu geçim araçlarını (gıda, konut, ev eşyası vb.) satın alması gerekir.

Sonuç olarak, iş gücünün değeri, kendisinin ve ailesinin yeniden üretimi için gerekli olan geçimlik mal ve hizmetlerin (geçinim gereçleri) değeriyle belirlenir (Schellenberg, 1999, s.78).

Kaynak: KLASİK SOSYOLOJİ TARİHİ, s. 72-73, T.C. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ YAYINI NO: 2685 AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ YAYINI NO: 1651

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...