Yapısalcılık, Yapısalcı Ekol Nedir, Ne Demektir?
Yapısalcılık, psikoloji ekollerinin ilkidir. Wundt tarafından kurulmuş ve etkinliğini 1879 ile 1900’ler arasında sürdürmüştür. Yapısalcı ekole göre, psikoloji “ne” sorusunu cevaplamalıdır. Bu doğrultuda Wundt psikolojiyi “sağlıklı insanın bilincini ögelerine analiz eden bilim dalı” olarak tanımlamıştır.
Ekolün üyeleri E. B. Tichener (Tiçnır, 1867-1927), H. Ebbinghaus (Ebinghaus, 1850-1909), O. Külpe (Külpe, 1862-1915)’dir. Çağdaş psikolojiye etkisi: Bilişsel süreçlerin deneysel olarak incelenmesi.
Yapısalcılara göre psikoloji insan zihninin yapısını, ögelerini incelemelidir. Bunu yaparken kullanılacak teknikle içe bakış ya da iç gözlem olmalıdır. Zihnin yapısının ve ögelerinin araştırılabileceğini ortaya koyduğundan günümüz psikolojisine giden yolu açmıştır. Ancak iç gözlem sağlam bilgiler elde etmeye uygun bir yöntem olmadığı için eleştirilmiştir yapısalcılık.
Wundt’un Leipzig Üniversitesi’nde yaptığı laboratuvar çalışmaları ve kullandığı yöntem, psikolojide yapısalcılık adı verilen yaklaşımın öncülünü oluşturmuştur. Bu çalışmalarda Wundt, insanların değişen bir uyarıcıya nasıl tepki verdiği konusuna odaklanmıştır. Bu bağlamda uyarıcı, organizmanın duyumsayacağı herhangi bir olay, dulum, kişi ya da nesne olabilir.
Wundt, uyarıcıya maruz kalan deneklerden, kendi zihinlerine konsantre olmalarını, yani kendi içlerine bakmalarını ve o andaki değişen duyum ve düşüncelerini rapor etmelerini istemiştir. Wundt’un kullandığı bu yönteme içebakış denir. Böylelikle Wundt, insanın zihinsel deneyimini olabilecek en küçük parçalara bölerek, onu oluşturan temel elementleri saptamaya çalışmıştır: duyma, görme, hatırlama, hissetme ve düşünme gibi (Uba ve Huang, 1999).
Örneğin, bir muza baktığımızda hemen düşündüğümüz şey, “işte bir meyve, soyup yenilecek bir şey” olabilir. Oysa, Wundt’un bakış açısından, gördüğümüz sadece uzun, sarı bir nesnedir; düşünce ise geçmiş deneyimlerle kurduğumuz bağlantıdır (Monis, 2002).
Yukarıda belirtildiği gibi Wundt’un çalışmaları yapısalcılığın öncülü olsa da Wundt, kendisini yapısalcı olarak adlandırmamıştır. Psikoloji tarihinde yapısalcılığın asıl temsilcisi Wundt’un öğrencisi Edward Titchener’dır. Wundt ile çalıştıktan sonra ABD’de kendi laboratuvarını açan Titchener, en karmaşık düşünce ve duyguların, bunları oluşturan basit öğelere indirgenebileceğini savunmaktaydı. Yapısalcı düşünceler, özellikle içebakış yönteminin güvenilir sonuçlar üretmemesi nedeniyle kısa bir sürede araştırmacılar tarafından terk edildi (Gray, 1999).
Hazırlayan: Sosyolog Ömer Yıldırım