Bilimle Yaşam Arasındaki İlişki
Günümüz bilgi çağı, bilimin hayatımızla nasıl iç içe geçtiğini, onun yaşamımızın ayrılmaz bir parçası hâline geldiğini gösterir. Kullandığımız araba, bindiğimiz uçak, anında bilgiye ulaşmayı sağlayan iletişim araçları hayatımızı kolaylaştırmakta, hastalıklarımıza daha kolay çözüm bulabilmekteyiz.
İnsan yaşamını kolaylaştırmak için üretilen teknoloji, insanın yaşam kalitesini artırmak için yapıldığı sürece faydalıdır ancak madalyonun bir de ters yüzü vardır. Bilim, özellikle bilime dayalı teknoloji bugün insanların yaşamına tahakküm edebilmektedir. B. Russell’in de dediği gibi bilim ve teknoloji insanlığı ileri götürebildiği gibi, insanlara zarar verecek hâle de gelebilmektedir. İnsani özden uzaklaşma, makineleşmeyle birlikte işsizlik sorunlarının artması, yalnızlaşma ve yabancılaşma, gibi sorunlar bunlardan bazılarıdır.
Bilim ve teknolojinin fayda ve zararı kendisinde değil, hangi amaçla ve kimlerin elinde olduğuna bağlıdır. Örneğin, bilgisayar ve genel ağ bize bilgi dünyası ile teknoloji dünyası arasında köprü kurarak hayatımızı kolaylaştırmayı amaçlamasına rağmen; genel ağ ortamında işlenen bilişim suçları (hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, özel yaşamın gizliliğinin ihlali ve cinsel istismar gibi) sadece bireylerin değil, ülkelerin güvenlik ve ekonomik bütünlüğüne yönelik bir tehdit oluşturur hâle gelmiştir. Francis Bacon’ın (Beykın,1561-1626) da dediği gibi “Bilgi güçtür.” Ancak bu güç bilimin yıkmak ve yok etmek amacıyla kötüye kullanımını gerektirmemektedir. Savunma amaçlı üretilmesi gereken silahların yok etmeye odaklanması, küresel ısınma, çevre kirliliği, doğal kaynakların azalması, genetik bilimi çalışmalarının korkutucu sonuçlar içermesi, bilim insanının suçu değil, bilimi kötü niyetle kullanan insanların suçudur. Doğu tıbbının önemli hekimlerinden olan Ebubekir Razi (865-925)’nin “Bir dirhem ilim, bin okka edebe muhtaçtır” sözünde ifade gibi sorun üretilenin insanlığın yararına kullanılıp kullanılmaması sorunudur. Kısaca bilim, her iki durumda da, yani gerek olumlu ve yapıcı gerekse olumsuz sonuçlara yol açacak biçimde kullanıldığı zaman, yaşantımızı doğrudan etkilemektedir.