Dogmatizm nedir? İnakçılık
Dogmatizm, iki farklı anlamda ve alanda ele alınabilecek bir terimdir: İlk anlamda dogmatizm; din ya da yetkelerce ileri sürülen düşünce ve ilkeleri kanıt aramaksızın, incelemeksizin bilgi sayan anlayıştır. İkinci anlamda ise bilginin imkânı söz konusu olduğunda bilginin kesinlikle mümkün olduğunu, insanın sağlam ve kesin bilgiye ulaşabileceğini öne süren bir felsefi görüştür.
Temelde skolastik bir anlayış olan dogmatizm, günümüzde değişme ve gelişmeyi yadsıyan öğretileri ve anlayışları adlandırır. Özellikle metafizik öğretilerin tümü inakçı (dogmatik) öğretilerdir.
Felsefi çevrede septik düşünürler, kendilerinden olmayan, kendileri gibi düşünmeyen filozoflara “dogmatik” adını vermişlerdir. Buradan hareketle, kuşkuculuğun karşısında bulunan yaklaşıma, yani bilginin mümkün olduğunu ileri süren görüşe de dogmatizm adı verilmiştir diyebiliriz.
Bahsettiğimiz üzere dogmatizm genel olarak, kimi öğretilere en küçük bir eleştiriye yer vermeden, kişisel eğilimlere dayanarak körü körüne inanma; onları sorgusuz sualsiz bir biçimde benimseme anlamında kullanılsa da epistemolojide, yani bilgi felsefesinde, insan zihninin varlığın kendisinin ve varlığın ilk nedenlerinin nesnel bilgisine sahip olabileceği iddiasını savunan felsefe akımına verilen addır.
Körü körüne inanmak anlamında kullanıldığında dogmatizmin zorunlu sonucu olarak zorbalık ortaya çıkar. Örneğin Orta Çağ’da deneylerle tanıtlanamayan kurallar, engizisyon işkenceleriyle tanıtlanmaya çalışılmıştır. Öyle ki inakçılık suçlu olmayanın ateşe atılsa bile yanmayacağı inancına kadar varmıştır. Bundan da ateşe atılınca yanan kişinin suçlu olduğu sonucu çıkarılmıştır.
DOGMATİK NEDİR? KİME DOGMATİK DENİR?
Deney alanının dışında kalan bütün savlar dogmatik olmak zorundadır. Bu zorunluluk Tanrı sözünden başlayıp Aristoteles’in sözüne kadar genelleşmiştir.
Felsefede, bilginin mümkün olduğunu savunanlara da dogmatik denir. “Dogmatik” kelimesi gündelik dilde ondan anlaşılan “bir inancı körü körüne savunan, ön yargılı olan” bir insanın zihinsel tavrı olarak düşünülmenin dışında felsefi anlamda, insan zihninin varlık hakkında doğru ve kesin bilgi edinebileceğini öne süren felsefi anlayıştır da.
Felsefi anlamda dogmatikler, insanın kendisinden bağımsız olarak var olan gerçekliğin bilgisini bilebileceğini öne sürerler. Dogmatikler ayrıca bilginin nereden geldiği konusunda dogmatizm kaynaklı olarak (akıl, deney, hem akıl hem deney, sezgi, olgu, yarar vb.) farklı görüşlere sahiptirler.
Derleyen: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf “Felsefeye Giriş” ve 3. Sınıf “Çağdaş Felsefe Tarihi” Dersi Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Açık Öğretim Felsefe Ders Kitabı
Dogma; gaybi alana ilişkin değil, gözlenebilir evrene, doğal fenomenlere veya toplumsal-politik yaşam alanlarına dair tanımlama veya inançlarla ilgili tutucu bir zihinsel sonuçtur.
Yalnızca din referanslı düşünce veya inançlarda değil, seküler felsefe ve ideolojilerde de dogmalar söz konusu olabilir. Yaratıcıya/ahirete inanmak veya inanmamak, bilim ötesi, metafizik alandır, gözlenebilir doğal süreçler ise, inanç değil bilimsel araştırma alanıdır. Şüpheci yaklaşım, gözlenebilir/ölçülebilir tüm doğal olgu ve süreçler için söz konusudur, yaratıcıya inanmak veya inanmamak ise bilim ötesi, metafizik alandır ve dogma değildir. Dogmatizm, evrene ve gözlenebilir olgulara ilişkin, evrenselleştirilen, mutlaklaştırılan hüküm ve yorumlarla ilgili ortaya çıkan, tutucu/gerici bir zihinsel yaklaşımdır.