Meritokrasi nedir?
Meritokrasi; yönetim erkinin, kişilerin yeteneklerine ve bireysel niteliklerine, daha açık bir ifadeyle de liyakat zeminine dayandığı yönetim biçimine verilen addır. Bu yönetim şeklinde yönetme gücü, diğer insanlardan farklı özelliklere sahip olduğuna inanılan kişiler arasında paylaştırılmaktadır. Dolayısıyla meritokrasilerde adam kayırma, torpil, adamcılık gibi durumlar yaşanmaz ve hak eden insanlar yeteneklerine göre hak ettikleri yerlerde bulunurlar.
Meritokrasinin kelime kökeni, etimolojik olarak Michael Young’un “Meritokrasinin Yükselişi” eserinde ortaya çıkmıştır. Ancak kelime köken olarak Latince meritum ile Yunanca kratein kelimelerinin birleşmesinde oluşur. Burada meritum, yeterli ve değerli anlamında; krasi ise güç, etki, kuvvet anlamındadır.
Young adı geçen kitabında meritokrasiyi şöyle tanımlamıştır:
“Yetenek; zekâ ile çabanın toplamına eşittir ve bu beceriye sahip olanlar daha çocukluklarında belirlenirler ve uygun bir eğitim için seçilirler; zihinler daima bir nicelik ve nitelik kazanmayla ve sınavlarla meşgul edilir. İşte böylece meritokratlar ortaya çıkarılarak yönetim bunlara devredilir. Bu yönetim devrinin adı da meritokrasidir.”
Ayrıca sosyolog Melvin Tumin’in de ifade ettiği üzere meritokrasi, toplum içerisinde bireylerin yetenekleri ölçüsünde rol almaları durumudur.
MERİTOKRASİ NEDİR?
Meritokrasi; yönetim erkinin, yetenek ve kişilerin bireysel üstünlüğüne, yani liyakate dayandığı yönetim biçimidir. Bu yönetim şeklinde kayırma yoktur. Özellikle kamu yönetiminde daha bilgili ve yetenekli kişilerin seçilmesini ve yine hizmet içindeki ilerleme ve yükselmelerinin de bilgi, başarı, yetenek gibi kıstaslara göre yapılmasını amaçlar. Osmanlı Devleti’ndeki devşirme sistemi buna örnek olarak gösterilebilir.
Meritokrasi ve Liyakat Sistemi İlişkisi
Liyakat sistemi (Merit System), siyasal kayırmacılık sisteminin uygulamada olumsuz sonuçlar vermesi neticesinde ortaya çıkan bir sistemdir. Bu sisteme, 1883 tarihli “Pendleton Act”in ABD’de uygulanmasıyla başlanmıştır.
Kayırma sisteminin ortaya çıkışından itibaren geçen zaman içinde, devletin rolü büyük ölçüde değişmiştir. Devletin geleneksel düzenleyicilik işlevleri, hem hacim yönünden katlanarak artmış hem alan itibariyle son derece genişlemiş; bunun sonunda devlet yeni ve büyük sorunlar üstlenmiştir.
Devletin bu yeni görevlerini yerine getirebilmek için, modern kamu personeli, zamanımızın sosyal, ekonomik, bilimsel ve teknik problemlerini çözme gücüne sahip olmalıdır. Bu ihtiyaçlarla ve sorunlarla karşı karşıya kalan devlet bunları çözümleme sorumluluğunu üzerine almış ve “liyakat sistemini” geliştirmiştir.
Meritokrasinin Siyasetteki Teri
İngiltere’deki Meritocracy Party, beş maddeden oluşan bir manifesto yayımlamıştır.
Bu maddeler, meritokrasi anlayışının daha net kavranmasına yardımcı olacaktır:
- Kayırmacılık yoktur: Ailenizin değil, sizin kim olduğunuz önemlidir.
- Yandaşçılık yoktur: Başkalarının sizin için ne yapabildiği değil, sizin ne yapabildiğiniz önemlidir.
- Ayrımcılık yoktur: Cinsiyet, ırk, din, yaş, geçmiş önemsizdir. Yetenek her şeydir.
- Eşit imkânlar: Herkesle aynı noktadan başlar ve yeteneklerinizin sizi götürdüğü yere gidersiniz.
- Tatminkar erdemler: En başarılı insanlar, en yüksek tatmine erişirler.
Hazırlayan: Soyolog Ömer Yıldırım