Karşıtların Birliği ve Savaşımı Yasası Nedir, Ne Demektir?
Doğada, toplumda ve bilinçte tüm nesneler, olaylar ve süreçler içlerinde bir karşıtlık (eş deyişle eytişimsel iç çelişki) taşırlar, bu karşıtlık tüm devim ve gelişmenin kaynağıdır. Bu karşıtlıklar hem bir ‘birlik’ (biri olmadan öbürü de olmaz) hem de bir ‘savaşım’ (biri öbürünü sürekli olarak dıştalar) içindedirler, birbirlerine geçişirler (biri öbürünü sürekli olarak alt etme, onun yerine geçme eğilimindedir). Doğa, toplum ve bilinç bu evrensel yasayla işler ve gelişir. Gelişme, bu savaşım sonucu, birliğin ortadan kalkıp yerine yeni bir birliğin doğması demektir. Bundan ötürüdür ki karşıtların birliği ‘geçici’ (eş deyişle göreli, ilineksel, ikincil), karşıtların savaşımıysa ‘sürekli’ (eş deyişle saltık, temel, birincil)dir.
Bu yasadan ötürüdür ki ‘eski’ daima yerini ‘yeni’ye bırakır. Doğada örneğin yumurta bu yasayla civciv olur, toplumda örneğin feodalite bu yasayla anamalcılık (kapitalizm N.) olu, bilinçte örneğin bilgi bu yasayla ilerler. Devim ve gelişme, karşıtların savaşımının sonucu olduğundan bu yasaya ‘eytişimin özü’ denir. Her nesne, olay ve süreçte eytişimsel birlik ve savaşım içseldir, hiçbir dış etkiyi gerektirmez, eş deyişle dışsal bir etkinin sonucu değildir. Kaldı ki ‘eytişimsel’ deyimi daima ‘içsel’ olanı dile getirir; örneğin bir meyvenin ağaçtan koparılması mekanik bir devim, kendiliğinden olgunlaşıp düşmesi eytişimsel bir devimdir. Karşıtların birliği ve savaşımı yasası, devimin ve gelişmenin kendiliğindenliğini dile getirir.
(karşıtların birliği ve savaşımı dışta da geçerlidir, nesneler, kişiler, toplumlar, düşünceler vb. birlikte ve savaşım halindedir, ayrıca içsel olanla dışsal olan da birlikte ve savaşım halinde sürekli etkileşirler N.)