August von Hayek ve Liberal Devletin Anayasası
Yasa özgür insanlardan oluşan bir toplulukta ortaya çıkmaktadır. Yasa neyin doğru neyin yanlış olduğu konusundaki genel kanaate dayanan geniş ölçüde bir mutabakatı gerektirir.
Hayek’e göre adalet kuralları kral tarafından yapılmış olmayıp yargıçlar tarafından keşfedilmiştir. Hakimin amacı özel bir sonuca ulaşmak veya toplumun kaynaklarını özel bir amaca yöneltmek değil, düzeni korumaktır.
Yasa diye adlandırılan bir çok şey bu gün, adaleti korumak için değil, idari mekanizmayı çalıştırmaya matuf olarak dizayn edilmiş, bu tipte idari yasama faaliyetidir.
Hayek yasaları seçimle gelen yöneticilerin eline bırakmak, krema kavanozunu kedinin sorumluluğuna bırakmaya benzer. Kısa süre sonra hiç bir yasa -en azından hükümetin keyfi iktidarını sınırlaması anlamında bir yasa- kalmayacağının aşikar olacağını söyler.
Hayek’in de kendini dahil ettiği liberal gelenek, çoğunluk yönetiminin bir tiranlığa sapması önlensin diye, çoğunluğun kendilerine oy verdiği iktidarlara sıkı sınırlar koyar.
Yasama kesin olarak yürütmeden ayrılmalıdır. Yoksa yürütme hiç bir zaman kendi aleyhine kendini sınırlayıcı yasa yapmayacağı açıktır.