Felsefe hakkında her şey…

Yargının Sayısı Bakımından Önerme Türleri

25.11.2019
9.834
Yargının Sayısı Bakımından Önerme Türleri

Yargı sayısına göre önermeler, basit ve bileşik olmak üzere ikiye ayrılır.

Basit önermeler

Bunlara yüklemli ya da kategorik önermeler de denilir. Şayet bir önerme, tek bir yargı taşıyorsa basit önermedir. Basit önermeler, sadece özne ve yüklemden oluşurlar. Ancak bazı durumlarda özne ve yüklem açıklamalı verilmiştir. Bunlara, karmaşık önermeler de denir. Yine de tek bir özne ve yüklem bulunduğu için karmaşık önermeler, basit önermeler içerisinde değerlendirilirler. Mesela “Uzay, fethedilmiştir.” basit bir önermedir. “Tarih boyunca insanların ilgisini çeken uzay, meraklı insanlar tarafından fethedilmiştir.” cümlesi de basit bir önermedir; fakat aynı zamanda karmaşık önermedir de.

Bir önerme tek bir yargıdan oluşmuşsa o önerme basittir. Tek yargı bildiren ve özne, yüklem ve bağlaçtan oluşan önermeler, basit önermelerdir. Mesela “İşçiler grevdedir.” önermesi tek bir yargı bildirmektedir ve basit önermedir.

Kategorik önermeleri oluşturan unsurlar yukarıdaki örnekler kullanılarak şu şekilde gösterilebilirler:

Kategorik, basit önermeler

Kategorik, basit önermeler

Bu semboller uyarınca:

Tümel-olumlu: “Bütün insanlar çalışkandır” SaP

Tümel-olumsuz: “Hiçbir insan çalışkan değildir” SeP

Tikel-olumlu: “Bazı insanlar çalışkandır” SıP

Tikel-olumsuz: “Bazı insanlar çalışkan değildir” Sop

şeklinde gösterilir.

Bileşik önermeler

Birden fazla yargı taşıyan önermelere denir. Birden fazla önermenin mantıksal bağlaçlarla bağlanmasıyla oluşan önermelerdir ve bunlar birden çok yargı bildirirler. Mesela “İşçiler ve memurlar grevdedir.” önermesi iki yargı bildirdiğinden, bileşik bir önermedir. Bileşik önermeler, bileşikliği taşıdıkları eklerle açıkça belli olan önermeler ve bileşikliği hiç ek taşımadıkları için gizli olan önermeler olarak ikiye ayrılırlar.

Bileşikliği Açıkça Belli Olan Önermeler

a. Koşullu önermeler

Yargı bir koşula bağlıdır. Bu önermeler, iki basit önermenin “ise” bağlacıyla birleştirilmesiyle oluşur. Bunun sonucunda “ön bileşen” ve “art bileşen” ortaya çıkar. Ancak bu birleştirmede eğer, bağlaç art bileşenin olup olmama koşulunu ön bileşene bağlıyorsa “bitişik koşullu önerme”; eğer bağlaç ön bileşenle art bileşenden birini seçip diğerini yok ediyorsa “ayrık koşullu önerme”dir.

Mesela “Yağmur yağarsa sokaklar ıslanır.” ifadesinde “-sa” bağlaçtır. “Yağmur yağar” ilk yargıdır, “sokaklar ıslanır” ikinci yargıdır. Burada koşulu “-sa” ifade eder. Bu bitişik koşulludur. “Ya Marmara’yı ya da Ege’yi kazanacağım!” ifadesinde de koşul “ya… ya…” olarak belirtilmiştir. Burada ikisinden birisi olacaktır, ikisi birden olamaz. Bu nedenle bu, ayrık koşullu önermedir.

b. Bağlantılı önermeler

Birbirlerine olumlu ya da olumsuz olarak bağlanmış önermeler topluluğuna denir. “Bu yaz hem gezeceğim, hem de bol bol dinleneceğim.” olumludur ve bağlantılıdır. “Kışın ne gezdim, ne de dinlendim.” olumsuzdur ve bağlantılıdır. “Ne… ne de…” olumsuzluk ifade eder, “hem… hem de…” olumluluk ifade eder.

c. Nedenli önermeler

Ön bileşenin, art bileşenin nedeni olduğu önermelerdir. Bu önermelerde bağlantı genelde neden bildiren “çünkü” bağlacıyla yapılır. “Hasta olacaksın; çünkü kendine hiç iyi bakmıyorsun.” bir nedenli önermedir. “Gitmeni uygun bulmuyorum, yani gitmeni istemiyorum.” ifadesi de bir nedenli önemlidir. Çünkü neden, sonradan açıklanmıştır.

d. Ekli önermeler

Bu önermeler, “ama”, “fakat”, “mamafih (bununla birlikte)”, “lâkin” gibi eklerle birbirine bağlanmış basit önermelerden oluşur. “İstediğin yere kaçabilirsin; ama benden saklanamazsın.” Bir ekli önermedir. “Herkes trenden indi; lâkin o inmedi.” gibi.

Bileşikliği Gizli Olan Önermeler

Bu tür önermelerin bileşiklikleri biçimlerinden değil, anlamlarından çıkartılır.

a. Özgülü önermeler

Yükleminde bildirilen eylemin sadece özneye ait olduğunu bildiren önermelere denir. “Özgü”den bu anlaşılabilir. Bu önermelerde gizli bir “onların dışındakilerde bu özellik bulunmaz” anlamı vardır. Mesela “Bu matineye yalnız kadınlar girebilir.” ifadesi kendi içinde “Kadın olmayanlar giremez.” anlamını barındırmaktadır.

b. Çıkarmalı önermeler

Önermenin kapsamına giren bireylerin bir kısmını dışarıya çıkarmaktır. Özne ve yüklem birbirine “dışında”, “hariç” kavramlarıyla bağlanır. Böylece yüklemdeki eylem, öznenin dışında öznenin ait olduğu kaplamın geneline yayılmıştır. Bu önermelerde “yüklemin yüklediği özelliğin tam tersi öznede bulunur” ifadesi gizli olarak bulunmaktadır. Mesela “Seninle ilişkimiz hariç, tüm ilişkilerimde yalan söyledim.” ifadesi kendi içinde “Seninle ilişkimde yalan söylemedim.” anlamını barındırmaktadır. “Çikolatalı pasta dışında pasta yemem.” ifadesi de aynı şekilde “Çikolatalı pasta yerim.” anlamını içermektedir.

c. Karşılaştırmalı önermeler

Bunlar “en”, “en çok”, “daha çok” gibi ifadelerle kurulan önermelerdir. Bu önermelerde “Öznenin bulunduğu gruptaki diğer elemanlar yüklemin ifade ettiği özelliği barındırırlar.” ifadesi ile “ama özne, en çok barındırır.” ifadesi gizli olarak bulunmaktadır. Mesela “Bu olaya en çok o şaşırdı.” ifadesi kendi içinde “Diğerleri de şaşırdı” anlamını da içerir. “Bu araba en hızlısıdır.” ifadesi de “Diğer arabalar da hızlıdır” anlamını barındırır.

d. Sınırlandırıcı önermeler

Öznenin yüklemde ifade edilen özelliği nereye veya ne zamana kadar taşıdığını/taşıyacağını belirten önermelerdir. İfade edilen anlamın tam tersini gizli olarak taşımaktadır. Mesela “Bu takım, son dört maçtır galibiyet yüzü görmedi.” ifadesi kendi içinde “Dört maç öncesine kadar galibiyet alabiliyordu.” anlamını içerir. “17 Ağustos’tan sonra her şey değişti.” ifadesi de “17 Ağustos’tan önce her şey başkaydı.” anlamını içerir.

Hazırlayan: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Ömer YILDIRIM’ın Kişisel Ders Notları. Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 3. Sınıf “Klasik Mantık” Dersi Ders Notları (Ömer YILDIRIM)

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...