Evrende Bir Amaçlılık Var mıdır?
Varlığın var olmasının nedeniyle ilgili görüşler, varlık felsefesinde yeni bir tartışma başlığı oluşturur. İşte bu tartışma, evrende amaçlılık var mıdır, evrende bir amaçlılıktan söz edilebilir mi tartışmasıdır.
Evrende amaçlılık tartışmaları, bir yanda varlıkların oluşumunu bir yandan da varlıkların birbirini nasıl etkilediğini içerir. Evrenin amaçlılığı, evrenin tümünü bağlayıcı bir etki veya tek tek varlıkların hareketlerinin temeli olarak da (oluş ve değişimi açıklamak üzere de) ele alınabilir.
Evrende amaçlılığın olup olmadığı tartışmaları iki alt başlıkta toplanır:
- Teolojik (inançsal) tartışmalar
- Kozmolojik (evren bilim) tartışmalar
Konu Başlıkları
Amaçlılığa Dönük Teolojik Tartışmalar
Evrende amaçlılık konusundaki teolojik tartışmaların merkezini Tanrı’nın yaratımı veya tasarımıyla ilgili görüşler oluşturur. Tanrı’nın varlığına yönelik öne sürülen fikirler, evrende bir amacın olup olmadığına yönelik fikirlere dönüşür. Tanrı’nın kabulü, varlıkların oluş ve değişimini açıklayan sistem oluşmasını sağlar. Tanrı inancının olduğu bütün inanç yapılarında varlıkların temel sebebi olarak Tanrı ele alınır (Tanrı bilinçli olarak yaratmış, yani var olanlar önceden tasarlanmış olarak yaratılmıştır).
Amaçlılığa Dönük Kozmolojik Tartışmalar
Evrende amaçlılık tartışmalarındaki ikinci kısım; kozmolojik, spiritüalist (ruhçu) ve hümanist açıklamalar başlığı altında toplanabilir. Var olanın canı ve ruhu dolayısıyla belli bir irade ve akılsal yapısı olduğu fikri vardır.
Mekanist Evren Anlayışı
Evrendeki amaçlılığa dönük ortaya çıkan kozmolojik ve teolojik fikirlerin karşıtı ise mekanizm fikridir. Mekanist anlayışa göre varlıklar, evrendeki fizik yasalarının sonucu olarak şekillenmektedir. Canlılık bile böyle bir gücün sonucudur. Dolayısıyla amaca yönelik oldukları, belli bir tasarımla yaratıldıkları veya belli amaçlar gözeterek hareket ettikleri söylenemez.
İlgili konu: Mekanizm nedir?
Aristoteles’in Evren Anlayışı
Aristoteles, varlıkların değişim göstermesinin zorunlu olarak özlerini değiştirmediğini belirtir. Varlıkların özlerini koruyarak, belli bir amaç doğrultusunda başkalaşmakta olduğunu ileri sürerek değişimi; madde ve form (biçim) kavramlarıyla açıklar. Görünen her varlığın form kazanmış birer madde olduğunu belirtir. Onun görüşünde madde, form aldığı zaman yeni hâline dönüşür. Yenisi de form alırsa başka bir şekle dönüşür. Bu, devam eden bir süreçtir ve belli bir amaç doğrultusunda gerçekleşir.
İlgili konu: Dört neden öğretisi nedir?
Aristoteles, varlıkların amaçsal değişimini neden-sonuç ilişkisi üzerinden açıklamıştır. Varlıklar, dört nedenin etkisiyle oluşur. Bunlar; maddi, formel, fail ve ereksel nedenlerdir. Değişimin amaçlılığını ereksel (amaçsal) neden içerir. Örneğin çiçekler için alçıdan yapılmış bir vazo vardır. Vazonun maddesi alçıdır ve alçı, onun maddi nedenidir. Alçının şekil almış hâli formel nedendir. Onu vazo hâline getiren sanatçı, fail nedendir. Vazonun çiçekler için yapılmış olması ereksel nedendir.
Derleyen: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf “Felsefeye Giriş” ve “Sosyolojiye Giriş” Dersleri Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Diğer Ders Notları (Ömer YILDIRIM), MEB Felsefe Ders Kitabı
Reis allah razı olsun 2 ay süre verdiler performans için bugün akşam son 20dk da yazdım