Enrico Fermi ve Fermi Paradoksu Nedir?
Fizik alanında Nobel Ödülü sahibi, atom bombasının öncülerinden sayılan, kendisine ait olup olmadığı tartışılan bir paradoksla anılan (hatta bahsedeceğimiz paradoksun paradoks olup olmadığı da tartışılıyor) ve kanser sonucu hayatını kaybeden İtalyan fizikçi Enrico Fermi ve Fermi Paradoksu ile tanışalım.
Uzayda yaşam ve uzaylılar hakkında düşününce ‘akılları varsa bizden yani insanlardan uzak dururlar’ derdim şakayla. Sonra Fermi paradoksunu araştırdığımda bunun bir olasılık olarak ele alınmış olduğunu gördüm. Fermi paradoksu, uzayda çok yüksek olasılık ile yaşam olduğu halde onlarla hala temas kuramamış olmamız arasındaki tutarsızlığın ifadesidir. Fermi’nin tahminine göre 10 üzeri 16 kadar uygarlık olmalıydı gözlemlenebilir evrende ve milyonlarca yıldır kimseye ulaşamadık. 13 milyarlık yaşıyla sadece Samanyolu’nda bile yüz milyarlarca dünyaya benzer gezegenin olduğu düşünülünce, yalnızlığımız git gide garipleşiyordu. Yalnızlığımızın sordurduğu sorulardı bunlar. Bu paradoks, evrende insanlardan başka kimsenin olmadığı ve evrenin en ıssız noktasında olabileceğimiz gibi ihtimallere yorulmuş. Ancak var olsalar bile bizden daha akıllı oldukları için iletişime geçmemeyi tercih etmiş oldukları da varsayılmış.
Bir simülasyonun parçası olduğumuz ve diğer yaşamların bizim simülasyonumuzda olmadığı da bu paradoksun olası cevapları arasında… Robert H. Gray, Scientific American dergisinde yayımladığı yazısında, bu adlandırmanın kökenine ilişkin yaptığı araştırma ile bitirelim:
“Fermi Paradoksu olarak adlandırılan düşüncenin neden yanlış anlaşıldığını, konu hakkında yaptığım derin araştırmalara dayanarak açıklamak istiyorum; çünkü bu yanlış yüzünden dünya dışı yaşam araştırmaları baltalandı. 1981 yılında Senatör William Proxmire tarafından, NASA’nın SETI programının sonlandırılması için bir sebep olarak bu paradoksa atıf yapılmıştı. Program Carl Sagan’ın zorlamasıyla yeniden başlamıştı ama 1993’te Senatör Richard Bryan tarafından noktalandı. O zamandan beri ABD’deki hiçbir araştırmaya devlet desteği verilmedi; güneşimizden başka yıldızların çevresinde dolanan binlerce yeni gezegen keşfedilmiş olmasına rağmen.
İlk nükleer reaktörü yapılandıran Nobel ödüllü fizikçi Enrico Fermi, dünya dışı yaşam konusunda tek bir sözcük bile yazmamıştır. Düşünceleri hakkında bir şeyler biliyoruz, çünkü fizikçi Eric Jones tarafından Fermi Paradoksu’nun çıkış yeri olan 1950’lerin Los Alamos’unda bulunmuş olan üç kişinin sözlü beyanları toplanmış: Emil Konopinski, Edward Teller ve Herbert York (Fermi 1954’te vefat etmişti).
Bu görgü tanıklarına göre, bir gazetede çıkan bir karikatür (New York caddelerinden topladıkları çöpleri uçan dairelerine taşıyan uzaylılar çizilmiş) hakkında konuşurlarken, Fermi şöyle demiş: “Herkes nerede?” Orada bulunan kişiler, onun etrafta hiç uzay gemisi görmediğimiz gerçeğine atıfta bulunduğunu düşünmüş ve konuşma yıldızlararası yolculuğun yapılabilme olasılığına kaymış. En net hatırlayan York gibi görünüyor ve şöyle diyor: “Hiç ziyaret edilmemiş olma nedenimizin, yıldızlararası yolculuğun olanaksız olmasından veya eğer olanaklıysa bile bu çabaya değmeyeceği [uzaylılar tarafından] düşünüldüğünden ya da teknolojik uygarlığın [uzaylıların] bunu yapacak kadar uzun süre hayatta kalamadığından olabileceğini belirtti.”
Hem York hem de Teller, Fermi’nin yıldızlararası yolculuğu sorguladığını düşünüyor; dünya dışı uygarlıkların varlığını/yokluğunu değil. Yani bugün kullanılan anlamı ile dünya dışı zeki yaşamın varlığını sorgulayan Fermi paradoksu, Fermi’nin düşüncelerini doğru yansıtmıyor. Fermi’nin yıldızlararası yolculuğa ilişkin kuşkuları şaşırtıcı değil; çünkü 1950’lerde roketler henüz yörüngeye bile ulaşmamıştı.”
Hazırlayan: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Ömer YILDIRIM’ın Kişisel Ders Notları. Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf “Felsefeye Giriş” ve 2., 3., 4. Sınıf “Felsefe Tarihi” Dersleri Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Açık Öğretim Felsefe Ders Kitabı