Yapay zekânın etik kullanımı için bir çerçeve plan önerisi: Yapay zekâ nasıl daha etik hâle getirilebilir?

Teknolojik gelişmelerin iyi mi yoksa kötü mü olduğu sorusu, teknolojinin nasıl geliştirilip kullanıldığına bağlıdır. Bu soru hiçbir alanda yapay zekâ (YZ) kullanılan teknolojilerde olduğu kadar öncelikli değildir.
Doğru şekilde geliştirilip kullanıldığında, yapay zekâ yaşama, çalışma, iletişim ve seyahat etme biçimlerimizi dönüştürme potansiyeline sahiptir.
Hasta bakımını daha iyi hâle getirmek için yapay zekâ destekli yeni tıbbi teknolojiler geliştirilmektedir. Otonom araçların güvenliği artıracağına ve yol masraflarını azaltacağına dönük 0ikna edici göstergeler mevcuttur. Makine öğrenimi ve otomasyon sayesinde iş akışlarımızı düzenliyor ve daha verimli çalışabiliyoruz.
Dünya genelinde, yapay zekâ destekli teknoloji bireyler, devlet organizasyonları, kuruluşlar ve kurumlar tarafından giderek daha fazla kullanılmaktadır. Bununla birlikte, yapay zekânın yaşam kalitemizi artırma konusundaki büyük potansiyeli, temel insan haklarına ve özgürlüklerimize yönelik bir riski de beraberinde getirmektedir.
Türkiye’de de YZ’nin kullanılma ve geliştirilme biçimine ilişkin gerekli denetim, rehberlik ve kavrayışa önem verilmelidir.
Vahşi YZ, Terminatör ve Ex Machina filmlerinin imgelerini akla getirebilir; ancak şu anda ele alınması beklenen konular çok daha yalın ve temel konulardır:
- YZ geliştirmek için verilerin nasıl kullanıldığı
- Bir yapay zekâ sisteminin adil kullanılıp kullanılmadığı
- Hangi durumlarda insanların karar verme yetisine güvenmeye devam edebileceğimiz meselesi.
Türkiye için bir yapay zekâ etik planı oluşturmak
Bu öneri listesindeki amaç, Türkiye’de YZ’nin nasıl kullanılması ve geliştirilmesi gerektiği konusundaki tartışmaları hızlandırmaktır.
Etik çerçevemiz, yapay zekânın geçmişte nasıl kullanıldığını ve yarattığı etkileri tartışmak için dünyanın dört bir yanından çeşitli vaka incelemelerini ele alıyor. Vaka çalışmaları, işlerin nerede yanlış gittiğini ve geçmişteki hataları tekrarlamaktan nasıl kaçınabileceğimizi anlamamıza yardımcı oluyor.
Ayrıca, YZ geliştirme ve kullanımıyla ilgili etik kaygıları gidermek için dünya çapında neler yapıldığına da göz attık.
YZ’nin temel sorunları ve etkilerine dayanarak, Türkiye’de YZ’nin etik kullanımını ve gelişimini desteklemek için ilk aşamada sekiz ilke belirledik.
Açık faydalar sağlamak
- YZ sistemi, insanlar için maliyetinden daha fazla fayda sağlamalıdır.
Zarar vermemek
- Sivil YZ sistemleri insanlara zarar verecek veya onları aldatacak şekilde tasarlanmamalı ve herhangi bir olumsuz sonucu en aza indirecek şekilde uygulanmalıdır.
Mevzuata ve hukuka uygunluk
- YZ sistemi, ilgili tüm uluslararası yasaların ve Türk hukukunun belirlediği yükümlülüklere, yönetmeliklere ve kurallara uygun olmalıdır.
Gizlilik politikası
- YZ sistemleri de dâhil olmak üzere herhangi bir sistem, insanların özel verilerinin korunmasını ve gizli tutulmasını sağlamalı ve itibar, psikolojik, finansal, profesyonel veya diğer türden zararlara neden olabilecek veri ihlallerini önlemelidir.
Adalet
- YZ sisteminin geliştirilmesi veya kullanılması, bireylere, topluluklara veya gruplara karşı haksız ayrımcılıkla sonuçlanmamalıdır. Bu, “eğitim verilerinin” algoritmanın adil olmayan şekilde davranmasına neden olabilecek ön yargı veya özelliklerden arınmış olmasını sağlamak için özel dikkat gerektirir.
Şeffaflık ve açıklanabilirlik
- İnsanlar, kendilerini etkileyen bir algoritma kullanıldığında bilgilendirilmeli ve algoritmanın karar vermek için hangi bilgileri kullandığı hakkında aydınlatılmalıdır.
İtiraz edilebilirlik
- Bir algoritma bir kişiyi etkilediğinde, o kişinin algoritmanın kullanımına veya çıktısına itiraz etmesine olanak tanıyan etkili bir süreç olmalıdır.
Hesap verebilirlik
- YZ algoritmalarının oluşturulmasından ve uygulanmasından sorumlu kişiler ve kuruluşlar, etkileri kasıtsız olsa bile, bu algoritmanın etkilerinden kaynaklanabilecek sonuçlar konusunda sorumluluk sahibi olmalıdır.
Bu çerçevede, temel ilkelere ek olarak, bu ilkelerin hayata geçirilmesine yardımcı olmak üzere kullanılabilecek çeşitli araç gereçler de tanımlanmıştır. Bunlar arasında etki değerlendirmeleri, sürekli izleme ve kamu istişaresi yer almaktadır.
Peki ya bu plan eyleme nasıl geçirilecek?
Ancak ilkeler ve etik hedefler sadece bir yere kadar işe yarayabilir. Bir noktada, bunları nasıl uygulayacağımıza ve bunlara nasıl ulaşacağımıza karar vermek için çalışmaya başlamamız gerekecektir.
Yapay zekânın etik kullanımı ve geliştirilmesi tartışılırken göz önünde bulundurulması gereken çeşitli güçlükler vardır. Teknolojinin geniş erişim alanı, hayatımızın her yönünü etkileme potansiyeline sahiptir.
YZ uygulamaları halihazırda evlerde, işletmelerde ve devlet kurumlarında kullanılmakta ve birçok insan bu uygulamalardan doğrudan etkilenmektedir.
YZ’nin savunmasız kişiler ve azınlık grupları üzerindeki etkilerini mercek altına almak, bu bireyleri ve toplulukları ön yargı, ayrımcılık ve istismardan koruduğumuzdan emin olmak için acilen bir çalışma yapılması gerekmektedir. Örneğin ırkçı chatbot Tay‘ı hatırlıyor musunuz? 1
Türkiye’de kullanılan YZ’nin genellikle başka ülkelerde geliştirileceği gerçeği de var, bu yüzden bunun Türkiye standartlarına ve beklentilerine uymasını nasıl sağlayacağız?
Bahsettiğimiz bu çerçevenin kavramsal zemininde bu konular ele alınmakta ve bunlar Türkiye’nin yapay zekânın olumlu gelişimi ve kullanımına yönelik yolculuğundaki ilk adımlarından bazıları oluşturulmaktadır. Ancak gerçek ilerleme devlet, iş dünyası, akademi ve daha geniş anlamda toplumdaki paydaşların katkısına ihtiyaç duymaktadır.
Türkiye, yapay zekânın etik gelişimine yönelik proaktif bir yaklaşımla, risklere karşı önlem almaktan daha fazlasını yapabilir. Eğer yapay zekâyı daha adil bir gelecek için tasarlayabilir ve kullanabilirsek toplumumuzu oluşturan her bireyin haklarını korumanın yanı sıra diğer milletlere ve devletlere rekabet üstünlüğüne de sahip olabiliriz.
Bu makale Sosyolog Ömer Yıldırım tarafından www.felsefe.gen.tr için, Emma Schleiger ve Stefan Hajkowicz’in “Artificial intelligence in Australia needs to get ethical, so we have a plan” isimli makalesinden Türkçeye çevrilip derlenerek hazırlanmıştır. Alıntılanması durumunda kaynak gösterilmesi, ahlaklıca olanıdır.
Çeviri ve Derleme: Sosyolog Ömer Yıldırım
KAYNAKÇA
- NTV, “Microsoft’un yapay zekası ırkçı çıktı”, Erişim: 16.06.2024, https://www.ntv.com.tr/teknoloji/microsoftun-yapay-zekasi-irkci-cikti,aoBcWSTbJU-DN_OdD1GKWw#