Tradisyonalizm
Tradisyonalizm ya da Gelenekselci Ekol özellikle değişime direnmek için geleneğin korunması veya sürdürülmesi gerektiği düşüncesidir. Bu anlayışa gçöre tüm ahlaki ve dinî hakikat gelenek tarafından aktarılan ilahi ilhamdan kaynaklanır ve insan aklı buna ulaşmada yetersiz kalacaktır.
Tradisyonalizm geleneksel fikirlere ve yöntemlere olan inanç ya da bunları takip etme eylemi olarak da tanımlanabilir. Buna göre, insan aklı kendi başına bu hakikatlere ulaşma yeteneğine sahip değildir; harici bir eğitime, son çare olarak da ilahi vahye ihtiyaç duyar. Tanrı insana sadece doğaüstü hakikatleri değil, aynı zamanda kendi varlığının doğal hakikatlerini, ruhun ölümsüzlüğünü, ahlak yasasını, otoritenin doğasını ve varlık kavramını da öğretmelidir. Tanrı’nın vahyi insanlar arasında gelenek yoluyla, yani sözlü ve toplumsal eğitim yoluyla yayılır.
Gelenekselci Ekole göre, insan aklı kendi başına herhangi bir hakikati ya da en azından metafizik, ahlaki ve dinî düzenin temel hakikatlerini kesin olarak bilemez. Dolayısıyla ilk bilgi edimimiz vahyin otoritesine dayanan bir inanç edimi olmalıdır. Bu vahiy bize toplum aracılığıyla aktarılır ve doğruluğu gelenek ya da insanlığın ortak onayı ile garanti altına alınır.
Tradisyonalizm başta Vicomte de Bonald ve F. de Lamennais olmak üzere Bautain, Bonetty, Ventura, Ubaghs ve Louvain ekolleri tarafından mutlak biçimiyle savunulan bir felsefi sistemdir. Bu sistem 19. yüzyılda Avrupa’nın bazı bölgelerinde yayılmıştır felsefi ve teolojik bir doktrini ifade eder.
Tradisyonalizm
Modern Çağ öncesi toplumlarda kutsal gelenek yaygın bir kabul gördüğünden ya da en azından aykırı anlayışlar yaygın bir geçerlilik kazanmadığından tarihte “Tradisyonalizm” şeklinde bir düşünce ekolüne ve bu ekole mensubiyet anlamında “Tradisyonalist” şeklinde bir vasıflandırmaya rastlanmamaktır.
Özellikle Aydınlanma Çağı ve sonrasından başlayıp çağdaş döneme kadar geçen süreçte hemen her alanda tarihi ve geleneksel olandan kopuş bu kopuşu eleştiren ve kutsal kaynağından kopmayan geleneği savunan kişi ve düşünme tarzlarının ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır.
Tarihte Tradisyonalist olarak nitelendirilen kişiler olmasına karşın özel olarak Tradisyonalizm ismiyle anılan ekolün ilk sözcüsü Fransız metafizikçi, yazar René Guénon’dur. Ekol, Perennializm veya Sophia Perennis olarak da bilinmektedir.
Tradisyonalist Ekolün diğer kurucuları Seylanlı bilgin Ananda Coomaraswamy ve İsviçreli ressam,şair ve metafizikçi Frithjof Schuon’dur. Söz konusu ekole mensup diğer yazarlardan bazıları; Titus Burckhardt, Martin Lings, William Stoddart, Marco Pallis, Seyyid Hüseyin Nasr, Leo Schaya, Gai Eaton, William Chittick, Rama Coomaraswamy, James S.Cutsinger, Joseph Epes Brown, Huston Smith, Osman Bakar. Ayrıca tradisyonalist fikirlerden az veya çok etkilenen Julius Evola, Mircea Eliade, Henrich Zimmer gibi yazar ve akademisyenler de bulunmaktadır.
Yazan: Sosyolog Ömer Yıldırım