Gençlik dönemimizde okuduğumuz kitaplar yaşamımızı değiştirebilir; dünyayı daha farklı biçimlerde anlamamıza ve hayatın karmaşıklığını kavramamıza yardımcı olabilir. Fantastik masallar; geleceğe, yıldız gözlü çocuklara tat ve gençlerin bugünlerine heyecan katar.

Bu masallar aynı zamanda ilk ahlak ve düşünce eğilimlerimizi de ortaya çıkarır. İşte çocuklarınıza okuyabileceğiniz veya önerebileceğiniz bazı düşündürücü ve ilham verici kitaplar…

“Küçük Prens”

Kısmen alegori ve ruhani bir keşif olan “Küçük Prens” ilk kez 1943 yılında Fransızca olarak yayımlanmıştır. Antoine de Saint-Exupéry’nin en ünlü eserlerinden biridir. Kitap, uzak bir küçük gezegenden Dünya’yı ziyaret eden küçük bir çocuğun, karşılaştığı yetişkinlerin tavırlarındaki tuhaflıkları gözlemleyip yorumladığı basit ama fantastik bir hikâyeyi anlatır.

Kitap, güzelce anlatılmış bir hikâyenin içine örülmüş zamansız derslerle doludur. “Küçük Prens”, merak duygusuyla dünyaya masum ve alaycı olmayan bir gözle bakar. Bu şiirsel masala suluboya illüstrasyonlar eşlik ediyor. Saint-Exupéry’nin İkinci Dünya Savaşı sırasında Fransa’dan ayrıldığı dönemde yazılan kitap, o dönemde bir iyimserlik ışığı olmuştur.

“İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman gerçeği görebilir. Gerçeğin mayası gözle görülmez.”

“Gerçeğin Büyüsü”

Anlaşılır ve etkileyici bir kitap olan “Gerçeğin Büyüsü”, dünyada bildiklerimizin gerçekliğini yanlış bilinen efsanevi düşünce biçimleriyle karşılaştırarak mükemmel bir iş çıkarıyor. Dawkins’in “Gerçekliğin Büyüsü”, çocuklar ve genç yetişkinler için bilime ve bir dereceye kadar felsefeye ilgi uyandırmak için harika bir yol.

Her sayfa Dave McKean tarafından resimlendirilmiştir ve bunlar Dawkins’in özlü benzetmelerini ve metaforlarını açıklamak için renkli fotoğraflar, diyagramlar ve çizimlerin bir karışımı. Biyoloji ağırlıklı olan “Gerçekliğin Büyüsü”, bilim insanlarının evrenin işleyişi hakkında bildikleri ve bildiklerini düşündükleri şeylere dair harika bir başlangıç kitabı.

“Alice Harikalar Diyarında”

En ünlü çocuk klasiklerinden biri olan bu roman, zekâ ve dikkat ile doludur. Lewis Carroll, bu tip absürt durumların en iyi yazarlarından birisidir. Matematikçi ve mantıkçı Charles Dodgson’ın takma adı olan Lewis Carroll, hem matematik hem de edebiyat alanında başarılı ve farklı bir kariyere sahip olmuştur.

Kitabın kendisi bölümseldir ve herhangi bir olay örgüsü veya karakter gelişimi oluşturma kaygısından çok, kurgularının absürtlüğüne odaklanmıştır. Nükteli, anlamsız bir şiirsellik sayfalardan taşar ve Alice’in bu garip yeni dünyadaki maceralarını takip ederken şaşırtıcı ama çok keyifli bir öykü yaratır. Carroll, dilin yapısı ve tuhaflıklarıyla oynama konusunda bir uzmandır.

Alegoriden uçuk saykodelik yolculuklara kadar birçok farklı şekilde analiz edilip yorumlansa da bu kitabı böylesine kalıcı bir klasik yapan şeyin temelinde oyunbazlık ve mizah yatmaktadır.

“Hayvan Çiftliği”

Bu kitap, çocuklara yatmadan önce okunmasını isteyeceğiniz bir hikâye olmasa da gençler için okunabilir bir kaynaktır. Özellikle de iyi niyetli olduğu varsayılan bir tiranlığın sinsi ve hilekâr gücünü henüz tatmamış gençler için çok uygundur.

Baştan sona bir alegori olan kitabın konusu, aşırı çalıştırılan ve kötü muamele gören hayvanlardan oluşan bir çiftliğin ayaklanıp zalim insan efendilerini devirmesi etrafında şekilleniyor. Hayvanlar, katıksız idealist güçleri, parlak sloganları ve ütopyacı eşitlik arayışlarıyla yeni bir düzen kurarlar.

Başlangıçta Stalinci Rusya’yı alaya almayı amaçlayan ustaca ve hicivli bir eleştiri olan kitap, başarılı devrimcilerin başlangıçta karşı çıktıkları şeye nasıl dönüşme eğiliminde olduklarını gösteren bir ders kitabı olarak bugün de geçerliliğini korumaktadır.

“Güç yozlaştırır, mutlak güç kesinlikle yozlaştırır.”

“Simyacı”

Paulo Coelho, dünyayı dolaşmak ve hazine aramak için yolculuğa çıkan bir çocuk olan Santiago’nun hikâyesini anlatıyor. Bu arayış onu kendine güvenmek, evrenin onun için çizdiği yolu takip etmek ve kendi gerçekliğinin var olmasını istemek hakkında öğrendiği birçok değişik yere götürür.

Kısmen çekim yasası ve inceden inceye gizlenmiş bir kişisel gelişim kitabı olan “Simyacı”, hem sevilen hem de beğenilmeyen bir kitaptır. Ancak her türlü kötümser ya da alaycı tavrı bir kenara bıraktığınızda kitabın özünde basit bir mesaj olduğunu göreceksiniz: Hayallerinizin peşinden gitmek.

“Simyacı”, mistik sembolizm ve kozmosun kendisi tarafından yönlendirilen kendi “Kişisel Mitimizi” bulma fikriyle doludur. İster varoluş amacımızı anlamaya çalışmak, ister büyük hedefler belirleyip onların peşinden gitmek, isterse de tatmin olmak olsun, kitap bize tüm bunları görebilmemiz için iyimser bir perspektif sunuyor.

Yazan: Sosyolog Ömer Yıldırım