Felsefe hakkında her şey…

Algısal Değişmezlikler Nelerdir?

23.11.2019
13.346
Algısal Değişmezlikler Nelerdir?

Algısal değişmezlik, aynı nesneye dair duyusal sistemimize giren girdilerin farklılığına rağmen, nesneyi göreli olarak aynı algılamaya devam etmektir. Algısal değişmezlikler dört grupta toplanır.

Algılarımız, hep tekrar tekrar yeniden algıladığımız aynı nesneler dünyasında gerçekleştiğinden, biz, bizim için tanıdık olan nesneyi farklı uzaklıkta, farklı konumda ve farklı ışıkta görsek de hala aynı nesne olarak algılamaya devam ederiz. Eğer farklı duyusal uyaranları her seferinde aynı algılamasaydık, dünya bizim için çok karmaşık bir yer olurdu.

Algısal değişmezlik; büyüklük değişmezliğişekil değişmezliğirenk değişmezliği ve parlaklık değişmezliği olarak dört başlık altında incelenebilir.

ALGISAL DEĞİŞMEZLİKLER

Büyüklük Değişmezliği

Büyüklük Değişmezliği

Büyüklük Değişmezliği

Nesnelerin bize olan uzaklığı arttıkça, retinamıza düşen imgeleri küçülür. Ancak bu duyusal girdi değişikliğine rağmen, biz nesneyi aynı büyüklükte algılamaya devam ederiz. Bu kısmen o nesnenin büyüklük bilgisini içeren deneyimlerimizi bellekte tutmamızla, kısmen de uzaklık ipuçlarını değerlendirmemizle ilgilidir (Morris, 2002).

Şekil 4.10’de perspektife bağlı uzaklık ipucunu kullanarak, uzaktaki kişiyi, daha küçük görünmesine rağmen yakında olanla aynı boyutta algılamaya devam ederiz.

Şekil Değişmezliği

Şekil Değişmezliği

Şekil Değişmezliği

Nesnelerin farklı görüş açılarından retinaya düşen imgeleri farklılaştığında bile, o nesneyi aynı şekilde algılamaya devam ederiz.

Büyüklük değişmezliği gibi şekil değişmezliği de nesnelere aşinalığımız dolayısıyla gerçekleşen bir olgudur. Yani bizim için tanıdık olan nesnelerin belleğimizde sakladığımız şekil bilgisiyle hareket ederiz.

Şekil 4.11’de, kapının kapalı, biraz açık ve yarı açık olmasına bağlı olarak retinamıza düşen imgesi değişir, ama biz kapıyı aynı şekle sahip olan kapı olarak algılamaya devam ederiz.

Renk Değişmezliği

Renk Değişmezliği

Renk Değişmezliği

Farklı ışık koşulları altında nesnelerin renginin değişmesine rağmen bunları aynı renkte algılamaya renk değişmezliği adı verilir.

Tanıdık olan nesnelerin, belleğimizdeki renk bilgisi, renk değişmezliğine katkıda bulunur. Ancak bazı durumlarda renk değişmezliği ilkesi işlemeyebilir. Alışveriş mağazasında alınan bir ürünün dışarıdaki rengi, alırken görülen renkle aynı olmayabilir. Bu tür yanılmalara rağmen aşina nesnelerin renklerini pek çok farklı koşulda aynı olarak algılamaya devam ederiz.

Örneğin, Resim 4.2’de farklı ışık koşulları altında fotoğrafı çekilmiş üç meyve tabağı görmektesiniz. Soldaki yapay bir ışıkta, ortadaki sisli gün ışığında ve sağdaki gökyüzünün açık ve mavi olduğu bir günde çekilmiştir. Renk açısından değişkenlikler çok çarpıcı görünmektedir, ama biz normalde renk değişmezliğinden dolayı bu değişkenliği fark etmeyiz.

Parlaklık Değişmezliği

Tanıdık bir nesnenin, ışık koşulları ne olursa olsun değişmez bir tona (beyaz, gri tonları, siyah) sahipmiş gibi görülmesidir (Atkinson, Atkinson ve Hilgard, 1995; s. 195).

Örneğin mum ışığında da görsek, gün ışığında da görsek, beyaz kağıdı kömürden daha parlak algılarız. Oysa gün ışığındaki kömür, mum ışığındaki beyaz kağıttan daha fazla ışık yansıtır.

Parlaklık, nesnelerin yansıttığı ışık miktarı ile ilgili bir durumdur. Ancak, parlaklık kararımızı nesnelerin yansıttığı mutlak ışık miktarı ile değil, çevredeki nesnelerin yansıttığı ışık miktarıyla göreli olarak veririz (Morris, 2002).

Bunu şöyle test edebilirsiniz: Siyah kadifeyi beyaz bir tahtanın üzerine koyun ve her ikisine de parlak ışık tutun; kadife hala siyah görünecektir. Sonra da kadifenin önüne saydam olmayan bir perde koyun ve perdenin üzerinde, kadifeyi görmek üzere küçük bir delik açın. Kadifeyi kapatmakta kullandığınız bu perdeye indirgeme perdesi denir. Buradaki delikten kadifeye baktığınızda, sadece kadifeden yansıyan ışığı görürsünüz. Bu durumda kadife beyaz görünür; çünkü indirgeme deliğinden göze ulaşan ışık, perdenin kendisinden daha parlaktır (Atkinson, Atkinson ve Hilgard, 1995; s. 195).

Derleyen: Sosyolog Ömer YILDIRIM
Kaynak: Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf “Psikolojiye Giriş” ve 2. Sınıf “Deneysel Psikoloji”, 4. Sınıf “Sosyal Psikoloji” Dersi Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Açık Öğretim Psikoloji Ders Kitapları ve MEB Liseler İçin Psikoloji Dersi Ders Kitapları

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...