Felsefe hakkında her şey…

Jean Baudrillard kimdir?

07.11.2019
3.016
Jean Baudrillard kimdir?

Jean Baudrillard; 27 Temmuz 1929 ila 6 Mart 2007 tarihleri arasında yaşamış olan ve özellikle simülasyon teorisi ile tanınan Fransız sosyolog ve filozoftur. Medya teorisi, postyapısalcı felsefe ve postmodernizm konularındaki çalışmalarıyla tanınmaktadır.

Fransız sosyolog ve felsefeci Jean Baudrillard 1929’da Reims’de bir devlet memurunun çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Sorbonne Üniversitesinde Alman edebiyatı üzerine eğitim gördükten sonra, Karl Marx’ın yapıtlarını Fransızcaya çevirmiştir. Jean Baudrillard ailesinde üniversite eğitimi gören ilk kişidir.

Üniversiteden mezun olduktan sonra bir süre eğitim kurumlarında Almanca öğretmenliği yapmıştır. 1950 – 1960 sürecinde yaşanan Cezayir Sorunu onun yaşamını ve felsefesini derinden etkilemiştir. Almanca öğretmenliği yaptığı bu süreç içinde sosyoloji alanında yaptığı doktorasına da devam etmiştir. Doktorasını “Thèse de troisième cycle: Le Système des objets” isimli teziyle, 1966’da tamamlamıştır.

Jean Baudrillard; doktorasını tamamladığı yılın eylül ayında Nanterre Üniversitesinde asistan olarak akademik kariyerine başlamıştır. 1968’deki öğrenci eylemlerinin etkisinde kalan Jean Baudrillard bu süreçte yapısal Marksizm ve medya teorileri ile ilgilenmiştir. 1972’de aynı üniversitede profesör olarak sosyoloji kürsüsünde kariyerine devam etmiştir. 1987’den 1990’a kadar Dauphine Üniversitesinde görev almıştır. Birinci Körfez Savaşı üzerine yaptığı açıklamalarla büyük beğeni toplayan Jean Baudrillard yazılarını Écran Total (Tam Ekran) adlı kitapta toplamıştır.

Özellikle simülasyon kuramı’yla adından sıklıkla söz ettiren Jean Baudrillard, farklı ve kışkırtıcı üslubuyla özgün düşünceler ortaya koymuştur. Kitle iletişim araçları ve tüketim üzerine 20. yüzyılın en önemli düşünürlerinden biri olan Fransız sosyoloğun simülasyon kavramı Matrix isimli filme konu olmuş ve filmin bir sahnesinde “Simulakrlar ve Simulasyon” kitabı da görüntülenmiştir.

Kendisini hiçbir zaman postmodern olarak tanımlamayan Jean Baudrillard buna rağmen postmodernizm denince akla ilk gelen isimlerden biri olmuştur. 1990 sonrası düşünceleri bir çok düşünür tarafından eleştirilmiş olsa da Baudrillard’ın çağımızın en etkili düşünürlerinden biri olmaya devam edeceğini iddia etmek, sanırız abartı olmayacaktır.

Onun “biz, hayatın TV içinde ve TV’nin hayat içinde kaybolduğu bir çağda yaşıyoruz” ifadesi önemli bir düşünür olduğunun kanıtı niteliğindedir. Postmodern olarak nitelenen çağımızın toplum imgesinin karanlık ve kötümserlik olduğunu belirten Jean Baudrillard, bu dönemin zararlı bir toplumsal yönelimde olduğunu, gerçekliği kavramanın mümkün olmadığını ve dolayısı ile onu değiştirmenin de olanaksız olduğunu vurgular.

Günümüz toplumlarının medyanın gerçekliğinin bir aynası olmaktan çıktığını ve gerçekliğin bizzat “gerçeklik” haline geldiği bir hiper gerçeklik içinde yaşadığımızı ifade eder. Onun hiçbir gerçekliğin olmadığı, hiçbir geçmişin olmadığı, oysa medyanın tarihi yeniden yarattığını, hiçbir geleceğin ve hiçbir anlamın bulunmadığı açıklamaları postmodernistlerin en radikal ve terbiyesiz olanı biçiminde eleştirilmesine neden olmuştur (Slattery, 2007: 471-475).

Baudrillard’ın eserlerinin büyük bir kısmını Türkçeye kazandıran Prof. Dr. Oğuz Adanır, yazarı Türkiye’ye davet ederek onun İzmir ve İstanbul’da konferanslar vermesini sağlamıştır.

Yazdığı eserler İtalya, Meksika, Brezilya, Japonya, Türkiye gibi pek çok ülkede farklı dillere çevrilen Jean Baudrillard 06 Mart 2007 tarihinde Fransa’nın Paris kentinde hayatını kaybetmiştir.

İLGİLİ KONULAR:

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

2005'ten beri çevrim içi felsefe yapıyoruz...