Frankfurt Okulu
ve Marksizm
Frankfurt Okulu, Batı Marksizmi olarak bilinen ve genelde bir iç
eleştiriyle teoriye özgül yorum getirmeye çalışan teorik eğilimli
Marksizmin ana akımlarından birisini oluşturur. Okulun Marksizmi edinme
biçimleri de eleştireldir. Her şeyden önce Marksizmin ortodoks yorumunda
görülen bazı kategorilere önemli itirazlar yapılır ve Marksizmin içinde
doğup geliştiği modernizmle bağlantıları sorunsallaştırılır.
Frankfurt Okulu’nun mensupları yazılarını, toplumsal gelişme için
alternatif bir yol imkânı oluşturma anlayışı içinde yazmışlardır. Bu
bakımdan, sistem eleştirisinin yanı sıra kendi dayandıkları düşünce
yapısının geleneksel yaklaşımlarını da eleştiri süzgecinden geçirmeye
yönelirler. Ortodoks Marksizm'in dışta bıraktığı kültür ögeleri, altyapı
üstyapı ayrımı, bürokrasi ve ototiterlik gibi konular üzerinde önemle
durulmuştur. Bolşevik radikalizmin eleştirisi önemli bir başlıktır.
Bunların dışında, Okul’un geliştirdiği Marksizm anlayışının genel geçer
kabullere müdahale ettiği ve bu nedenle Marksizm içinde oldukça
tartışmalı bir konuma sahip olduğu söylenebilir.
Marksizmin, doğası gereği hakikati açıklayan bir anahtar konumda
olmadığının ilanı, eleştirel kuramcıları özgül bir Marksist olma
konumuna getirir. Böylece klasik Marksizmin birçok kavramının yalnızca
yetersiz değil, o kavramların temel dayanaklarının da aşılması
gerekliliği ortaya sürülmüş olundu. Eleştirel kuramcılar bu noktada,
Marksist olamayan düşünce biçimlerinden yararlanarak Marksizmi teorik
düzlemde yeniden varetmek ve geliştirmek yoluna gitmişlerdir. Negatif
diyalektik (bkz: Horkheimer, Adorno), Marksizmin temelini oluşturan
diyalektik anlayışın yeniden kurgulanmasıdır. Ayrıca, Tarihsel
Materyalizm'in determinist ve pozitivist yorumunun dışında kaldıklarını
ve hatta bu yönlü egemen yorumun ciddi bir eleştirisini yaptıklarını
belirtmek gerekir.
Okul mensupları altyapı üstyapı kavramlarını bilinen anlamlarıyla
kullanmazlar, çünkü kendi yaşadıkları dönemlerde bu alanların giderek
daha içiçe geçmekte olduğunu ve kenetlendiğini tespit ederler. Bu,
ekonomik ve siyasal alanın daha çok bütünleşmiş olması anlamına
gelmektedir. Bu noktada Marksist ekonomi politikten ayrılırlar. Bu yeni
durumu açıklayabilmek için Kültür endüstrisi dedikleri yeni bir kavram
geliştirmişlerdir. Bu noktada siyaset bilimi, kültürel eleştiri,
psikoanaliz, sosyoloji ve diğer disiplinler eleştirel kuramın içinde yer
bulurlar. Mülkiyet, iş, işbölümü, bürokrasi, aile, kültürel ağlar,
ideolojinin görünür ve görünmez mekanizmaları Frankfurt Okulu'nun
başlıca ilgi alanlarıdır.
Frankfurt Okulu'nun müdahaleleri, Marksizmin kendi içinden aşılmasını
sağlamamıştır, aksine müdahaleler Marksizmin teorik sınırlarını oldukça
zorladığı için ana gövde tarafından sürekli dışlanmış, ancak Okul'un
geliştirdiği perspektifler ve kavramsal araçlar, genel olarak 20.yüzyıl
düşünce yaşamının gelişmesinde önemli rol oynamıştır.
< Felsefe Akımları Dizinine Geri
Git
<
Frankfurt Okulu Dizinine Geri
Git
> Bu sayfaya ilişkin etiketler:
Frankfurt okulu,
Frankfurt okulu nedir,
Frankfurt okulu ne demektir,
Frankfurt
okulu felsefesi, Frankfurt okulu düşüncesi,
Frankfurt okulu ne
demektir, Frankfurt okulu anlamı nedir,
Frankfurt okulu tanımı
nedir, Frankfurt okulu felsefe sistemi nedir,
Frankfurt okulu
düşünürleri kimlerdir, Frankfurt okulu filozofları kimlerdir |
|